Mide Şikayetlerini Azaltmanın Yolları
Mevsimsel farklılıklar mide sorunlarını nasıl etkiliyor,genetik yatkınlık bu şikayetlerin yaşanmasında ne kadar etkili, bu dönemlerde hangi gıdalar tüketilmeli?Aile Hastanesi Bahçelievler İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Uslu, mide sorunları ve alınması gereken önlemler hakkında bilgi verdi.
Bozulan mide tabakası hastalıklara zemin hazırlıyor
Gastrit, ülser, reflü gibi hastalıklar en sık karşılaşılan sindirim sorunları arasında yer alıyor. Bu sorunların oluşmasına ise sindirim sistemini koruyan bariyer tabakanın bütünlüğünün bozulması neden oluyor. Alerjenler, işlenmiş ürünlerin tüketilmesi ve kirli sular nedeniyle artan asit salgısı ve midede var olan helicobakteri pylori mikrobu, mide tabakasının bozulmasında büyük rol oynuyor.
Koruyucu tabakanın altındaki doku, mide salgılarına karşı hassastır ve oluşan irritasyon bu tabakada bir iltihap meydana getiriyor. Midedeki ve onikiparmak bağırsağındaki iltihap yüzeysel olduğunda gastrit, daha derin tabakalara indiğinde ise ülser olarak karşımıza çıkıyor. Yine benzer şekilde mide salgılarının yemek borusuna doğru geri kaçmasına bağlı olarak yemek borusu iltihaplanması meydana geliyor ve reflü oluşuyor.
Mide sorunlarına karşı alınacak özel önlemler
Bahar ayları ile birlikte artış gösteren şikayetleri önlemek ya da azaltmak için beslenme düzenindebir takım kurallara özelikle dikkat etmek gerekiyor.
• Kızartmalarla, asitli içeceklerden uzak durun: Kızartmalarla asitli içecekler, midedeki bariyer tabakayı doğrudan tahriş ediyor. Bu tahriş midenin asit salgısı bozulmasına, sonuç olarak da yemek borusu ,mide ve onikiparmak bağırsağının yüzeyinde tahriş oluşmasına neden oluyor.
• Çok soğuk su, buzlu meyve suyu ve fazla miktarda dondurma tüketmeyin: Bu gıdaların tüketilmesi gerek yemek borusu gerekse midede spazma neden oluyor.
• Çay, kahve ve kolalı içecekleri içmeyin: Kafein ve tein içeren bu içecekler mide yapısı ve asit düzenini bozuyor. Bu içecekler fazla tüketildiğinde içeriğindeki tein yemek borusu ve mide arasındaki bölgenin gevşemesine ve mide asidinin geriye kaçışının kolaylaşmasına neden oluyor.
• Saat 20.00'den sonra yemek yemeyin: Geç saatlerde yemek yenildiği taktirde gece boyunca sindirim işlemi devam ediyor ve yatar pozisyonda mide içeriği daha kolay yemek borusuna kaçıyor. Midenin dinlenme periyodu olmadan çalışması hazımsızlık sorunları dışında kiloya da davetiye çıkarıyor.
• Süt ve süt ürünleri tüketin: Süt ve süt ürünleri şişkinlik ve gaz şikayeti yaratmadığı sürece tüketilebilir. Ancak ülserli hastaların çok fazla bu ürünleri tüketmesi önerilmiyor. Çünkü başlangıçta mide asidini nötralize etmekle beraber sonrasında daha fazla asit salgılanmasına neden oluyor.
• Çiğ sebzelerden uzak durun: Özellikle kabuklu sebzeler mideye daha fazla dokunuyor. Ancak mide rahatsızlığı yaratmıyorsa, kişisel hassasiyetler ve gıda alerjisi söz konusu değilse tüketebilirsiniz.
• Tahıllı ürünleri tercih edin: Bu tür ürünler içerdiği lif ve zengin k vitamini sayesinde mide ve bağırsak hareketlerini düzenliyor, tahrişi azaltıyor.
• Aşırı miktarda kırmızı et tüketmeyin: Etin sindirilmesi için daha mide ve onikiparmak bağırsağı daha fazla asit salgılamak durumunda kalıyor. Bu durum da organların zarar görmesine neden oluyor.
• Tuzu azaltın: Özellikle kronik mide şikayetleri olanlarda tuz, kanser gelişiminde bir risk teşkil ediyor.
• Uyku düzenine dikkat edin: Uykusuzluk ve yorgunluk sırasında salgılanan stres hormonları nedeniyle mide ve bağırsak sistemi zarar görüyor.
Mide hastalıkları açısından risk taşıyanlar...
Ailesinde mide rahatsızlıkları ve mide kanseri bulunanlar, fazla kilolular, kan grubu A veya 0 olanlar, midesinde helikobakter pylori mikrobu bulunanlar, stres altındakiler, başka hastalıkları nedeniyle ağrı kesici ve romatizma ilaçları kullananlar, fazla tuz ve et tüketenler, sebze ve meyveden fakir beslenenler mide hastalıkları açısından riskli grupta yer alıyor.
http://www.jtibenimbayim.com/ArticleDetails.aspx?articleId=57&categoryId=8
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder