Kilo Verme Sürecinde Mucizevi Etki Gösteriyor

Kilo Verme Sürecinde Mucizevi Etki Gösteriyor

Acıkma hissini azaltan ve tok kalmayı sağlayan mercimeğin faydaları…

Türk mutfağının vazgeçilmez besin kaynağı olan baklagillerin birçok faydası mevcut. “Zayıflamak istiyorsanız yeşil mercimeği sofralarınızdan eksik etmemelisiniz” diyen İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayça Kaya, kilo verme sürecinde mucizevi etki gösteren bu besinin yararlarını tek tek anlattı.

- İyi bir bitkisel protein kaynağıdır. Besinlerin ısı etkisi dediğimiz bir mekanizma ile metabolizma hızını hafif arttırır. Sindirime bağlı harcanan enerji artacağı için kilo verme sürecinde mucizevi etki gösterir.

- İyi bir bitkisel karbonhidrat kaynağıdır. Yani vücuda kaliteli şeker verir. Özellikle zayıflarken beslenmede günlük alınan kalori azaltılır. Eğer kişi tek yönlü besleniyorsa yeterli şeker alamadığı için buna bağlı halsizlik, yorgunluk, bitkinlik yaşayabilir. Oysa salatalarına ekleyeceği 2 yemek kaşığı kadar haşlanmış yeşil mercimek vücuda yeterli şekeri verir ve diyete bağlı bu semptomların görülme durumunu azaltır.

- İyi bir lif kaynağıdır. Lifler bitkilerin hücre duvarında olan bileşenlerdir. Beslenme ile mideye girdiklerinde şişerler ve hacim oluştururlar. Bu durumda da az yemeye bağlı acıkma hissi azalır yani daha tok kalarak diyete uyum süreci kolaylaşır.

- Mercimek bağırsaklarda ilerlerken bağırsak hareketlerini arttırır. İyi bir metabolizma, iyi bir boşaltım sisteminden geçer. Boşaltım sisteminin iyileşmesi zayıflamayı kolaylaştırır.

- Mercimek bir fitoöstrojendir. Yani vücutta kısmi östrojen etkisi gösteren ilaç gibi bir besindir. Özellikle menopoz semptomlarını hafifletir. Meme, rahim kanseri gibi hormona bağımlı kanserlerden korur. Ancak bu hastalıkların tanısını alan hastaların bu yiyecekten kaçınmasında fayda var, çünkü kısmi östrojen etkisi bu hastalıklara iyi gelmez.

- Mercimek çok iyi bir demir kaynağıdır aynı zamanda. Özellikle yumurta veya kıyma ile birlikte pişirilmesi demir açısından daha da zenginleştirir. Yanında bol limonlu bir salata ile tüketilmesi demirin vücutta daha iyi kullanılmasını sağlar.

- Potasyum oranı yüksektir. Bu özelliği tansiyonu düşürür ve dengeler. Kiloya bağlı tansiyonu olanlarda çok etkilidir. Hem zayıflatır hem tansiyonu düşürür.

- Kolesterol içeriği sıfır olan bir protein olduğu için kolesterol yüksekliği olanlar güvenle kullanabilir.

http://www.jtibenimbayim.com/ArticleDetails.aspx?articleId=106&categoryId=5

Kulaklıkla Müzik Dinlerken Dikkat

Kulaklıkla Müzik Dinlerken Dikkat

Duymada zorlanma ya da işitme azlığı halk arasında genellikle yaşlılıkla ilişkilendirilir. Oysa çocuk ve gençlerde de çeşitli nedenlere bağlı işitme kayıpları olabilmektedir. İç, orta ve dış kulak yapılarının eksik ya da işlevlerinin bozuk olduğu bazı kalıtsal veya anatomik bozukluklar, hastalıklar olabileceği gibi, doğumdan sonra da işitme kaybına yol açan çok çeşitli kulak hastalıkları vardır. Ancak pek önemsenmeyen, sonuçları uzun vadede ortaya çıkabilecek, sinsi bir neden: yani “yüksek sese maruz kalmak” da başlı başına bir işitme kaybı nedeni olabilir.

Silah sesi, konser ya da bir patlama sırasında ani ve kısa süreli şiddetli seslerde olduğu gibi, yüksek seslere uzun sürelerle maruz kalmanın da kalıcı işitme kaybına yol açabileceği bilinen bir gerçektir. Günümüzde cep telefonları, tabletler ve çeşitli taşınabilir mp3 çalarların kullanımı artık çocuklar arasında da yaygınlaşmıştır. Bunların işitme kaybına neden olabileceği konusu üzerine ebeveynler şüphe duymalarına karşın, çoğu kez bu durumda ne yapılması gerektiği bilinmemektedir.

Pek çok araştırmacı yaptıkları tıbbi çalışmalarda, kulaklık takılarak yüksek sesle müzik dinlenen bu cihazların, erken yaşlarda işitme kaybı için bir risk faktörü oluşturabileceği sonucuna varmıştır. Ancak bu konudaki geniş pazar payı ve binlerce şarkıyı insanın cebinde taşıyabilmesi ve istediği zaman saatler boyunca dinleyebilmesinin çekiciliği, bu riskin göz ardı edilmesine yol açabiliyor. Bu durumda en azından kendilerini koruyabilecek önlemlerin kullanıcılar ve risk altındakiler tarafından bilinmesi gerekiyor.

Sessiz bir ortamda kulaklıkla müzik dinlenildiğinde ses şiddeti genellikle kabul edilebilir düzeylerdedir (yaklaşık 77 desibel). Ancak gürültülü bir ortamda, çevreden gelen sesi bastırmak için müziğin sesi yükseltildiğinde, dinleyicinin kulakları için tehlike başlamaktadır. Yapılan araştırmalar kulaklıklardan çıkan ses şiddetinin güvenli seviyelerin üzerinde olabildiğini göstermiştir. Daha açıklayıcı belirtmek gerekirse bilimsel veriler ve gürültü yönetmeliğimiz 85 desibel şiddetindeki seslere 8 saatten fazla maruz kalmamayı önerir.

Yapılan araştırmalarda yüksek seviyelerde kulaklıkla 1 saat süreyle müzik dinleyen çocuklarda bile, hemen sonra yapılan işitme testlerinde 5 ile 10 desibel geçici işitme kayıpları gözlendiği belirtiliyor. Bu durumu bir konser, stadyum veya diskotekte geçirilen birkaç saat sonrası duyulan kulak uğultusu şeklinde pek çoğumuz yaşamışızdır.
 http://www.jtibenimbayim.com/ArticleDetails.aspx?articleId=114&categoryId=4

Boyun Düzleşmesini Önleyecek Yöntemler

Boyun Düzleşmesini Önleyecek Yöntemler

Omurga, yandan bakıldığında bir takım eğriliklerden oluşuyor. Öyle ki boyunda, sırtta ve belde farklı çukurlaşmalar bulunuyor. Boyunda bulunan çukurun görevi başın ağırlığını adeta bir amortisör gibi taşımak.

Boyun çukuru; özellikle atlama sıçrama sırasında başın ağırlığının yapacağı ivmelenme kuvvetini absorbe ederek yükün sırt omurgasına daha az yansımasını sağlıyor ve içinden geçen sinirlerin de korunmasına yardım ediyor. Bu eğriliğin azalmasında ise düzleşme denilen sorun ortaya çıkıyor. Boyunda oluşan bu düzleşme boyun omurlarına aşırı yüklenmeden akciğer sorunlarına kadar birçok şikayeti beraberinde getiriyor.


Acıbadem Bakırköy Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Özgür Çetik, boyun düzleşmesine neden olan faktörler ve dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.

BİLGİSAYAR BAŞINDA UZUN SÜRE OTURMAK DÜZLEŞME NEDENİ

Boyun düzleşmesinin çeşitli nedenleri var. Disk hastalığı (boyun fıtığı veya dejenerasyonu), içinden geçen sinirlerin hastalıkları, trafik kazası, emik ve eklem hastalıklarının yanı sıra kötü pozisyonda oturarak kitap okumak veya bilgisayar kullanmak da boynun düzleşmesine neden olabiliyor. Genç hastalarda en sık nedenlerin başında bilgisayar başında uzun süre kötü pozisyonda oturmak ve hafif şiddetteki trafik kazası geliyor. Özellikle trafikte aracınıza arkadan düşük hızda bile çarpılsa başınız ani olarak önce arkaya sonra öne doğru hareket ediyor. Bu hareket sonrası sık olarak boyun fıtığı oluşabilirken boyun düzleşmesi de meydana gelebiliyor.

BOYUN DÜZLEŞMESİ HAYAT KALİTESİNİ DÜŞÜRÜYOR

Kronik ağrıya neden olarak hayat kalitesini düşüren boyun düzleşmesi doğru tanı konulması ve tedavi edilmesi gereken bir durum. Tanı amacı ile önce detaylı muayene yapılıp, direkt röntgen filmi çekiliyor, gerekli durumlarda ise MR veya BT gibi ileri tanı araçları kullanılıyor. Tanı konulduktan sonra nedene yönelik tedavi uygulanıyor.

BOYUN DÜZLEŞMESİNE KARŞI ALINACAK TEDBİRLER


1- Masa başında mutlaka dik oturun: Özellikle masa başında çalışan kişilerin oturma pozisyonlarına dikkat etmesi gerekiyor. Omurga bir bütün olarak çalışıyor, sırt veya bel eğriliği boyun eğriliğini etkiliyor. Bu nedenle dik oturmayı sağlayıcı tedbirler alın; Oturduğunuz sandalye yüksekliği ayaklarınız yere temas ettiğinde dizler 90 derece açı yapacak kadar yüksek olmalı. Sandalyenizin bel desteği yok ise mutlaka bel yastığı kullanın.


2- Monitörün üst kenarı kaşınızın hizasında olsun: Dik oturduğunuzda kullandığınız bilgisayarın ekranının üst kenarı kaş hizanızda olmalı. Eğer monitör aşağıda kalır ise başınızı sürekli öne eğerek oturmak boyun düzleşmesine neden olabiliyor.


3- Oturduğunuz yerde özel egzersizler yapın: Sürekli oturarak çalışıyorsanız her iki saatte bir ara vererek boyun güçlendirici egzersizler yapın.
 http://www.jtibenimbayim.com/ArticleDetails.aspx?articleId=110&categoryId=8

Kış İçecekleri Arasından Salep, Ihlamur ve Ada Çayı!

Kış İçecekleri Arasından Salep, Ihlamur ve Ada Çayı!

Tarçın ile içilen salep uzun süre tokluk sağlıyor.

Kışın soğukta en çok arzulanan şey sıcak bir içecektir. Peki, kış aylarında hangi içecekler tüketilmeli, hangileri daha faydalı? Diyetisyen Seçil Kenar, kışın rahatlıkla tüketebileceğiniz içecekler ve faydaları hakkında bilgiler verdi.

Kış içeceklerinden en favorileri salep ve bozadır. Salep ve boza haricinde bitki çayları da hem ısıtır hem de bizi hastalıklardan korur. Ihlamur, ada çayı en çok tercih edilenlerdir. Hem içimizi ısıtan hem de şifa veren bu içeceklerin bize yararları saymakla bitmez.

Salebin müsilaj özelliği dokular üzerine yumuşatıcı etki yapar. Bir nevi dokunun üzerine katman oluşturuyor, koruyor ve rahatlık veriyor. Özellikle mide rahatsızlıklarında etkili olan salep, hazmı kolaylaştırarak mideyi rahatlatıyor. Bunun yanı sıra tarçınla tüketiminde ise özellikle üst solunum yollarında etkili oluyor. Öksürük ve bronşiti tedavi ediyor. Tarçın ile tüketilen salep ayrıca tarçının kan şekeri dengesini sağladığı için tokluk verir ve tatlı isteğini azaltır. Özellikle şeker yerine tatlandırıcı ile tüketilen salep hem tatlı isteğini giderir hem de tok tutar, bu yüzden diyet yapanlara önerilebilir.

Ihlamur


Ihlamur’un içinde uçucu yağ, C ve P vitamini, reçine ve enzimler bulunuyor. Ihlamurun yemek hazmını kolaylaştırıcı etkisi de vardır. Mide problemi olan kişiler 1 tatlı kaşığı bal ile tükettikleri takdirde mide hazmını kolaylaştıracak ve rahatlatacaktır. Ayrıca ıhlamur bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağladığı için kış aylarında karşılaştığımız nezle ve gribe karşı da etkilidir.

Ada Çayı



Ada çayı kuvvetli bir antioksidandır. Antioksidan özelliği ile bağışıklık sistemini güçlendirir, grip ve nezle gibi hastalıklara yakalanmamızı engeller. Ayrıca antioksidan özelliği ile kalp hastalıklarının engellenmesinde etkilidir. Yemek sonrası içildiğinde hazmı kolaylaştırır.
http://www.jtibenimbayim.com/Products.aspx?Brand=7

Çeşme’de kalınacak en iyi butik oteller

 

 

Son yılların popüler tatil mekanlarından Çeşme, etkileyici denizi, plajları, sörf olanakları ile keyifli hafta sonu kaçamaklarının da adresi.
Uplifers olarak, tatilini Çeşme’de geçirmeyi planlayanlar için, Çeşme’nin en etkileyici butik otellerini bir araya getirdik.
1. Vintage Boutique Hotel

Vintage Boutique HotelAlaçatı’da yer alan Vintage Boutique Hotel; mavinin yanı sıra beyazın ve yeşilin de tadını çıkarmak isteyenler için ideal.

2. La Capria Suite Hotel

La Capria Suite HotelAlaçatı’da yer alana La Capria Suite Hotel, 20 odalı, genç bir butik otel

3. İncirli Ev

İncirli Evİncirli Ev, taş mimarinin ve meyve ağaçlarının bir arada bulunduğu huzurlu bir otel.

 

4. Chigdem Boutique Hotel

Chigdem Boutique HotelChigdem Boutique Hotel, 30 yıllık Türkiye özleminin ardından Alaçatı’da yaşamaya karar veren bir aile tarafından işletiliyor.

 

5. Taş Otel

Taş OtelTaş Otel, Alaçatı’nın ilk butik oteli olma özelliğini taşıyor.

 

http://www.uplifers.com/cesmede-kalinacak-en-iyi-butik-oteller/

 

Hayatın tadını çıkarabilmek için 50 öneri

 

Hayat çok kısa ve her anımız oldukça değerli. Durum böyleyken, aslında odaklanmamız gereken tek şey mutlu olmak.
Landingstanding.com’un yazarlarından Meg Rulli, hayatın tadını çıkarabilmek için, kendimizi hayatta en önemli kişi yapmak için çaba göstermemiz ve her günü son günümüzmüş gibi yaşamamız gerektiği kanısında.
Sunduğu öneriler klişe gibi görünse de, aslında kendinizi her an harika hissetmek bu kadar basit.

1. Hayattaki önceliğiniz kendiniz olun.
2. Hedeflerinizi belirleyin, büyük ya da küçük.
3. Hedeflerinize bağlı kalın.
4. Duşta şarkı söyleyin.
5. Her gün çikolata yiyin.
6. Etrafınızı sizi daha iyi biri yapacak kişilerle çevirin.
7. Koşun.
8. Güne egzersizle başlayın.
9. Spordan sonra soğuk duş alın. İlk 5 saniye zor olsa da, sonrasında inanılmaz hissedeceksiniz.
10. Şikayet etmeyi bırakın ve sizi rahatsız eden şeylere karşı harekete geçin.
11. Şarap ve sohbet eşliğinde güzel bir yemek yiyin.
12. Yemek yaparken güzel müzikler dinleyin.
13. Her gece ihtiyacınız olan uykuyu alın.
14. Yiyebildiğiniz kadar sebze ve meyve yiyin.
15. Fırsat buldukça hayvanlara ilgi gösterin.
16. Arkadaşlarınızla güzel bir peynir tabağını paylaşın.
17. Günlük tutun.
18. Bol bol su için.
19. Ateşte ısıtılan marşmelovun tadına bakın.
20. Hayırdan çok evet deyin.
21. Sarılarak uyuyun.
22. Gülümseyin.
23. Bol bol kahkaha atın.
24. Güzel bir yemek için para harcamaktan çekinmeyin.
25. Her gün yapılacaklar listeleri hazırlayın ve uygulayın.
26. Aileniz ve arkadaşlarınızla oyunlar oynayın.
27. Argo konuşmaktan çekinmeyin.
28. Kendinizi seksi hissetmenizi sağlayacak iç çamaşırları giyin.
29. Sevgilinizle romantik planlar yapın.
30. İlişkinizi özgürce yaşayın.
31. Seks yapın.
32. Dışarı çıkın ve günlük D vitamini ihtiyacınızı alın.
33. Güneş kremi kullanın.
34. Komedi dizileri izleyin.
35. Bazen hiç bir şey yapmayarak da mutlu olun.
36. Güvenli bölgenizin dışına çıkmaktan çekinmeyin.
37. Başkalarının hakkınızda ne düşündüğünü umursamayın.
38. Mizahın her türüyle ilgilenin.
39. Ölmeden önce yapılacaklar listenizi hazırlayın ve tamamlamak için yaşlanmayı beklemeyin.
40. Her fırsatta tatil planı yapın.
41. Göz teması kurun.
42. Çevrenizdekilere iyi davranın, tanımadığınız kişilere de.
43. Tatlı kaçamakları yapın, ancak dozunda bırakın.
44. Bir klüp ya da takıma üye olun.
45. Kendinize gülmeyi öğrenin.
46. Güne güzel bir kahveyle başlayın.
47. Her gün yeni bir şey  öğrenin ve okuyabildiğiniz kadar çok okuyun.
48. Bahane üretmeyin.
49. Dans edin.
50. Seyahat edin.

Hayatı kendi kurallarınızla yaşamaya başlamak için asla geç değil. Daha iyi hissetmek ve hayatın tadını daha çok çıkarabilmek için, kurallarınızı koymaya bugünden başlayın.

"Hayattaki önceliğiniz kendiniz olun."

http://www.uplifers.com/hayatin-tadini-cikarabilmek-icin-50-oneri/

Konya'yı tanıyormusunuz

Konya

İç Anadolu Bölgesi’nde bulunan Konya, Türkiye’nin yüzölçümü en büyük şehridir. Konya ilinin adının ‘İkon’ kelimesinden geldiği düşünülmektedir. Roma döneminde Claudiconium, Colonia Selie, Augusta İconium, Bizans kaynaklarında ise Tokonion adı ile anılan Konya, Ycconium, Conium, Stancona, Conia, Cogne, Cogna, Konien, Konia isimlerini de almıştır. Konya adı ise Selçuklu ve Osmanlı Dönemi’nden beri kullanılmaktadır.

Türkiye’nin eski yerleşim yerlerinden biri olan Konya’da hayatın Prehistorik dönemde başladığı bilinmektedir. En gelişmiş Neolotik dönem yerleşim merkezi olan Çatalhöyük Konya’da bulunmaktadır.

Etliekmek, fırın kebabı, saç arası, düğün pilavı Konya Mutfağı’nda önemli bir yere sahiptir.

Mevlana ve Nasrettin Hoca gibi dünyada ünlü kişilere ev sahipliği yapmış olan Konya’da toplam 11 müze bulunmaktadır. Bunlar; Mevlana, Karatay Çini Eserleri, İnceminare, Sırçalı Medrese, Atatürk, Etnografya ve Arkeoloji Müzeleri, Çatalhöyük Örenyeri Müzesi, Ereğli Müzesi, Akşehir Batı Cephesi Karargahı Müzesi, Akşehir Batı Cephesi Karargahı Müzesi ve Akşehir Arkeoloji Müzesidir.

Meke Gölü, Tınaztepe Mağarası, Alaaddin Camii, Yerköprü Şelalesi Konya’da görmeniz gereken yerler arasındadır.

İsmil Kaplıca ve Termal Tesisleri, Hadim Yerköprü Karasu İlçesi, Aşağı Çiğil Kaynak Suyu, Ilgın Kaplıcaları, Eski Hamam, Orta Hamam, Meydan Hamamı, Meram Hamamı, Mahkeme Hamamı, Sultan Hamamı Konya’da bulunan hamamlardır.

Alaeddin Camii, İplikçi Camii, Sahip Ata Camii ve Külliyesi , Sadrettin Konevi Camii ve Türbesi, Şems-I Tebrizi Camii ve Türbesi, Sultanlar Türbesi, Tavusbaba Türbesi, Ateş Baz Veli Türbesi, Zazadin Hanı, Horozlu Hanı, Rızılviran Hanı, Kadı Mürsel (Hacı Hasan) Camii, Tursunoğlu (Tahir Paşa Camii), Hasbey Dar’ül huffazi, Selimiye Camii, Aziziye Camii, Şerafettin Camii, Kapı Camii, Nakipoğlu Camii gibi türbe ve camiler inanç turizmine katkıda bulunmaktadır.

http://www.jtibenimbayim.com/ArticleDetails.aspx?articleId=105&categoryId=3

KIŞIN EVDE YAPILABİLECEK SPORLAR

KIŞIN EVDE YAPILABİLECEK SPORLAR

Yaz mevsiminde açık havada spor yapmanın keyfi ayrı... Ama bu kış aylarında spor yapamayacağımız anlamına gelmez! Belki deniz kenarında sabah yürüyüşleri veya akşam sahilde bisiklet turları yapmamız pek mümkün olmayabilir; ama evde veya salonlarda yapabileceğimiz bazı sporlarla kışın da formumuzu korumamız mümkün.


Kışın evde yapılabilecek aletsiz sporlar

Günümüzün modern çağ insanı sporu boş vakitlerini daha eğlenceli kılmak, motivasyon sağlamak, vücut geliştirmek, fitness, kardiyo egzersizleri, kilo vermek gibi nedenlerle yapmaktadır. Spor evde, salonda, açık havada yapılabilir. Açık hava ve kapalı salonlar olmak üzere ayrıldığı gibi yaz ve kış sporları olarak da ayrılabilir. Kış sporları açık havada yapılabileceği gibi hava şartları nedeniyle salonda ya da evde yapılmaktadır. Evde yapılabilecek sporlar kilo almamak, hacim kazanmak, sıkılaşmak, vücut geliştirmek, kardiyo egzersizleri olarak yapılabilir. Memorial Hastanesi’nden Doç. Dr. Bülent Aksoy herhangi bir alet kullanmadan evde 3 temel hareketin; barfiks, şınav ve mekik hareketlerinin yapılabileceğini söylüyor.


Barfiks: Kanat, sırt, pazu
Şınav: Göğüs, arka kol
Mekik: Mide yan karın kası ve bacak kaslarını geliştirir.


Kışın evde yapılabilecek aletli sporlar


Aletli olarak evde ağırlık sehpaları, el yayları, pilates topu, sabit bisiklet, koşu bandı kullanılabilir. İp atlama, bisiklet binme, koşu bandı, kardiyo ve aerobik egzersizlere yönelik çalışmalar da kullanılabilir.

Beslenme ve uyku düzenine dikkat!


Bu çalışmaları yaparken beslenme ve uykuya dikkat edilmelidir. Aç ve tokken spor yapılmayacağı gibi uykusuz olarak yapmak da vücuda zarar verecektir. Çalışmadan 1,5-2 saat önce yemek yenmelidir. Saat başı 120ml, spor anında ise 200 ml sıvı alınmalıdır. Çalışmadan önce mutlaka ısınma, bitince soğuma hareketleri yapılmalıdır. Giysiler rahat olmalı, t-shirt, eşofman giyilmeli ve giyeceklerin pamuklu, keten gibi teri çeken özellikte olmasına özen gösterilmelidir. Ağırlık kaldırırken nefes vermeli, indirirken nefes alınmalıdır. Doğru nefes çok önemlidir. Setler arasında 45-60 sn ara verilmelidir.

Spor için en uygun saat öğleden sonra


Sporun hangi saatte yapılacağı önemli bir konudur. Gün içinde belirli saatlerde vücudun hormonel aktivite seviyesi ve refleks cevabı farklılık gösterir. Kalp, tansiyon seviyesi kan hormon ve yağ seviyesi farklılık gösterir. Sabah saatleri sanılanın aksine spor için uygun saatler değildir. En uygun saatler öğle sonrası 16:00 - 19:00 arasıdır. Vücut bu saatten sonra yemek ve dinlenmek için kendini programlar. Kilo vermek için akşam saatlerinde yapılan spor sindirim sistemini hızlandırır ve vücutta yağ birikmesini engeller. Sabah sporunu çoğu insan daha çok tercih eder. Sabah insan vücudundaki kan yoğunluğu yüksektir ve özellikle kalp ve damar/tansiyon hastaları için sabah sporu zararlıdır. Öğlen sonrası 15.00-19.00 arası en uygun saatlerdir. Günün hangi saati spor yaparsanız yapın mutlaka su içmeyi ihmal etmemek gereklidir.
http://www.jtibenimbayim.com/ArticleDetails.aspx?articleId=98&categoryId=10

Fitness Yürüyüşü

Fitness Yürüyüşü

Formda kalmak ve kilo vermek için en iyi yöntemlerden biri yürümektir. Formda kalmak için yürüyürsanız, koşarken elde ettiğiniz faydaların aynısını elde ederken, diz ve eklemlerinize de aşırı baskı binmemesini sağlarsınız. Koşarken olduğu kadar hızlı bir şekilde kalori yakamayacak olsanız da, diğer egzersizlerin bütün faydalarını yürüyerek de görebilirsiniz.
Hem kim güzel bir günde uzun bir yürüyüş yapmaktan keyif almaz ki?
Kendinize Bir Program Çıkarın
Formda kalmak için yürüme egzersizlerine başlamaya karar verdiyseniz, yapmanız gereken ilk şey bunu bir rutine oturtmaktır. Bunu da ancak kendinize bir program oluşturarak ve bu programa bağlı kalarak başarabilirsiniz.
Haftanın birkaç gününü yürüyüş egzersizine ayırın ve bu egzersizleri ihmal etmeyin. Her hafta, daha hızlı ya da daha uzağa yürüyerek kendinizi zorlamayı deneyin. Böylelikle hem daha etkili bir egzersiz yapmış olursunuz hem de daha hızlı kalori yakarsınız.

Tempolu Yürüyün
Boş zamanlarınızda gezinmek hiçbir şey yapmamaktan daha iyi olsa da, buna egzersiz denemez. Yürürken bir yandan da yanınızdaki kişiyle sohbetinizi sürdürmeye çalıştığınızda, nefessiz kalarak zorlanabilirsiniz. Ne çok yavaş, ne de çok hızlı yürümelisiniz. Formda kalmak adına kendinizi zorlamak için aşırı hızlı yürüdüğünüzde, uzun vadede sakatlıklar yaşamanız mümkün. Bu nedenle yalnızca ter atmanızı sağlayacak kadar bir hızda, tempolu bir şekilde yürüyün.
Yürüme Bantları ve Dış Mekanlar
Bahar ve yaz aylarında dışarıda olmak, insanın kendisini iyi  hissetmesini sağlar. Tepelerde ve engebeli arazilerde yürüyerek sağlık düzeyinizi yükseltmenin yanında, temiz havadan faydalanabilir ve güneş ışığından D vitamini elde edebilirsiniz. Dışarıda yürüyüş yaptığınızda, katettiğiniz mesafeyi takip etmenizi ve ne kadar hızlı gittiğinizi anlamanızı sağlayacak pedometre gibi bir cihaz kullanmanız faydalı olacaktır. Kış aylarında ise, hava çok soğuk olduğunda, yürüme bantları daha tercih edilebilmektedir. Yürüme bantları, soğuk dönemlerde egzersiz programınıza bağlı kalmanızı sağlar. Ancak, egzersiz programınızda ilerlemek için, yürüme bandının eğimini ve hızını düzenli olarak arttırmayı unutmayın.
Müzik
Yalnızca yürüme egzersizi için yapılmış birçok müzik albümü var. Bu albümler, yürüme temponuzu korumanızı ve ne denli hızlı gittiğinizi anlamanızı sağlar. Özellikle yürümeye yeni başlayan kişiler için bu albümler çok fazla fayda sağlayabilir. Diğer bir deyişle, müziğin temposuna ayak uydurmaya çalışmak yalnızca eğlenceli değil, aynı zamanda faydalıdır da.


Güvenlik
Dış mekanda yürürken güvenlik aşırı ölçüde önemli bir konudur; özellikle de kulaklıkla müzik dinliyorsanız. Müziğin sesini, trafiği ve etrafınızdaki insanları duymanıza izin verecek düzeyde tutun. Ayrıca karanlıkta yürüyorsanız, ışığı yansıtan kıyafetler giyin. Yoldayken insanların ve sürücülerin sizi görmesini sağlamalısınız.
Köpekle Yürümek
Köpeğinizle birlikte yürümek, sağlık rutininizi korumak için çok iyi bir yoldur çünkü köpeğiniz temponuzu korumanızı ve devam etmeniz için gerekli motivasyonu sağlar. Köpeğinizle birlikte yürüyüşe çıktığınızda, köpeğiniz bir yerleri koklamak ve çişini yapmak isteyeceğinden normalde olacağından daha fazla durursunuz ancak genellikle dışarıda sizinle birlikte olduğu için aşırı heyecanlı olacağından, yürüyüşünüzün büyük kısmında ihtiyacınız olan tempoyu sağlayacaktır.

http://www.jtibenimbayim.com/Default.aspx

FARİD FARJAD'DAN KEMAN DİNLETİSİ

NEŞET ERTAŞ'TAN MÜZİK DİNLETİSİ

Karizmatik insanların 7 ortak özelliği

 

Hepimizin bildiği gibi konuşma sırasında ipleri elinde tutmayı seven, her konu ile ilgili az çok bir fikri olan, konuştuğu her konu ilgiyle dinlenen kişiler etrafında her zaman çok arkadaşı olan ve çevrelerindeki insanlar tarafından sevilen bireylerdir. Peki, bu insanlar gibi olabilmek hangi özellikleri gerektirir?
Karizmatik ve çekici bir insan olmanın bir formülü ne yazık ki yok; fakat davranışlarınızdaki bazı küçük değişikliklerle daha karizmatik ve ilgi odağı bir birey olabilmeniz mümkün.
Uplifers olarak karizmatik ve ilgi çeken insanların kişilik özelliklerini araştırdık ve bu özellikleri sizler için 7 ana başlık altında topladık. İşte daha sevilebilir ve tercih edilebilir olmanın 7 yolu:
1.Aktif ve iyi bir dinleyici olun

Durmadan konuşan ve genellikle kendisinden bahsetmeyi seven insanlar genel olarak çok fazla sevilmezler. Karizmatik kişiler insanlarla göz kontağı kurmayı, yerinde ve zamanında sorular sormayı ve karşısındakinin ne söylediğini gerçekten önemsediğini belli etmeyi iyi bilirler.
Yalnızca önemli bir şey söyleyeceğinizde ve konuyla ilgili gerçekten ilgi çekebilecek bir noktaya değineceğinizde konuşun. Konuşma sırasında asla telefonunuzla oynamayın. Emin olun Twitter’da ya da Instagram’da hayati bir mesele yok. Arkadaşlarınızın fotoğraflarına bakmayı biraz erteleyebilirsiniz öyle değil mi?
2. Egonuzdan kurtulun

Yalnızca kendinizden bahsetmeniz ya da çevrenizdeki insanlara karşı dominant bir tutum sergilemeniz, etrafınızda olmasını istediğiniz kaliteli insanlarda iticilik yaratabilir. Sosyal hayatında başarılı olan insanlar, kendilerini övmekten daima kaçınırlar ve iyi olduklarını yaptıkları işlerle göstermeyi severler.

3. Herkesten öğrenebileceğiniz bir şeyler olduğu gerçeğini kabul edin

Tanıştığınız her yeni insan size mutlaka bilmediğiniz bir şeyler öğretecektir. Vasıfsız bir işçi de olsa, yüksek mevkideki bir plaza çalışanı da olsa tanıştığınız her insana aynı ölçüde saygı duymaya çalışın.
İnsanları bulundukları mevkilere göre değil, yaptıkları işlerin başarısına göre değerlendirmeniz; insancıl ve mütevazı yönünüzü göstermenin en önemli yollarındandır ve birçok insanın takdirini kazanmanızı sağlar.

4. Daima pozitif olun

Karizmatik insanlar olaylara pozitif bir açıdan nasıl yaklaşacaklarını bilirler ve bu davranışlarını çevrelerindeki insanlara da yansıtırlar. Pozitif olmak genelde özgüveninizin yüksek olmasıyla bağdaştırılan bir özelliktir. Olaylara olumlu bir bakış açısıyla yaklaşabilmeniz her türlü durumla kolayca baş edebileceğiniz imajını verir.
Pozitif görünmenin en önemli göstergesi gülümsemektir. Gülümsemek, kötü bir durumda olsanız bile beyninize mutluluk sinyalleri göndererek mutlu olmanıza yardımcı olur.
5. Dedikodudan uzak durun

Başka insanlarla iletişim kurmanın en kolay ve kısa yolu gibi gözükse de, dedikodu yapmak ve başkalarının arkasından konuşmak karşınızdaki insanda negatif bir izlenim bırakır. Aksine, dedikodu yapılan bir ortamda konuyu değiştirmeyi ve rahatsız olduğunuzu belli etmeyi denemelisiniz. İnsanlar bu davranışınızı fark edecektir ve sizi güvenilir, saygılı bir insan olarak hatırlayacaklardır.

6. İyi bir konuşmacı olun

Karizmatik insanlar genelde eğlenceli, ilgi ve dikkat çekici konuşmalar yapan insanlardır. İlgi çekici, farklı konulardan bahsedilmesi herkesin hoşuna gider. Eğer bu konu kendinizle ilgili utanç dolu bir deneyimse, daha da ilgi çekici olacaktır.

7. Ne konuştuğunuza dikkat edin

Bir konu hakkında fikrinizi belirtirken iki kez düşünün. Kararlı olduğunuzu göstermeniz ve söylediklerinizin mantıklı olması her zaman kararsız bir görüntü çizmekten iyidir. Her zaman söylediklerinizin arkasında durmaya ve kendinizden emin görünmeye çalışın. Bu özellikler sizin çok fazla önemsemediğiniz ancak dışarıya ne kadar lider ruhlu ve özgüven dolu olduğunuzu gösteren şeylerdir

http://www.uplifers.com/karizmatik-insanlarin-7-ortak-ozelligi/

Daha pozitif bir bakış açısına sahip olmak için hayatınızda yapmanız gereken 10 değişiklik

 

Pozitif bir bakış açısına sahip olabilmek ve yaşadığımız olumsuz olaylarda bardağın dolu tarafını görebilmek her zaman kolay değildir. Ne yaşarsak yaşayalım, deneyimlerimizin daima olumsuz sonuçlarına odaklanır, her zaman en kötüsünü düşünmeye eğilim gösteririz. Olayların kötü sonuçlarına kendimizi hazırlamak ve hayal kırıklığı yaşamamak için geliştirmiş olduğumuz bu perspektif, çoğu zaman hayata daha karamsar bakmamıza neden olur.
Ancak, yaşam tarzınızda yapacağınız küçük değişikliklerle bu karamsar tavırdan kurtulabilir ve daha pozitif bir yaşama adım atarak mutlu olabilirsiniz.
İşte daha pozitif bir bakış açısına sahip olmak için hayatınızda yapmanız gereken 10 değişiklik;
1. Geçmişteki sıkıntılarınızdan uzaklaşın

Geçmişte yaşamınızı kötü yönde etkilemiş olan bazı hatalar yapmış olabilirsiniz, ancak gelecek için aynı kaygıları taşımayın. Bu tarz durumlarda, içinde bulunduğunuz anı yaşamaya çalışın. Pencereden dışarı bakın, kuşları dinleyin, arabaları seyredin, çiçekleri koklayın… İki dakikalığına da olsa, anı tam olarak o anda yaşayın. Bu hem zihninizi hem de vücudunuzu rahatlatacaktır. İyimser bakış açınızın da gelişmesine katkıda bulunacaktır.
2. Hayatınızın her alanında çeşitliliğe önem verin

Sürekli aynı şeyleri yapmak, aynı yerlere gitmek, aynı yemekleri yemek hayatınızı sıradan kılar ve hayattan zevk almanıza engel olur. Bunun yerine güvenli alanınızın dışına çıkmayı ve alışkanlıklarınızın dışındaki şeyleri yapmayı deneyin. Sık sık hayır dediğiniz şeylere evet deyin, daha önce yemediğiniz bir yemeği deneyin… Yeni şeyler deneyimlemek size çok daha pozitif sonuçlarla geri dönecektir.

Örneğin bugün, imkânınız varsa, işyerinizde çalışmak yerine en yakınınızdaki Caffè Nero şubesine gidin ve huzur dolu atmosferinde kahvenizi yudumlarken çalışmanın keyfini çıkarın. Mekân değişikliğinin verdiği rahatlama hissiyle çalışırken saatlerin nasıl geçtiğini anlamayacaksınız.
3. Mutluluğu küçük şeylerde arayın

Mutlu olmak için olağanüstü şeyler yaşamayı beklemek yerine; gün içinde yaptığınız işlerle, uğraşlarınızla, yediklerinizle, giydiklerinizle, sevdiklerinizle mutlu olun. Önemsiz olarak algıladığımız gelişmeleri ne yazık ki sonradan düşününce takdir ediyoruz. Küçük şeylerle mutlu olmak, büyük hedeflerinizi göz ardı etmek anlamına gelmez.  Sadece yaşamdan daha büyük ve küçük şeyleri elde etmek için gösterdiğiniz çabalarda daha az içsel direnç gösterirsiniz.
4. Sosyal sorumluluk projelerine katılın

İyilik, dışarıdan bakıldığında başkalarına yardım etmek amaçlı gibi görünen, ancak gerçekte kişinin kendi ruhuna yardım etmek ve maneviyatını beslemek amacıyla yaptığı bir eylemdir. Her birey zaman zaman iyi bir insan olduğunu hissetmek ister. İyilik yapabilen ve başkalarının hayatında küçük dokunuşlarla büyük değişiklikler meydana getirebilen kişiler kendilerini daha işe yarar ve mutlu hissederler.
Başkalarına yardımcı olabilmenin en kolay, güvenli ve etkili yolu ise sosyal sorumluluk projelerinde yer almaktır. Bulunduğunuz şehirdeki sosyal sorumluluk projelerini araştırabilir, hiç tanımadığınız insanların hayatlarında küçük dokunuşlarla büyük mucizeler yaratabilirsiniz.
Özel tatlarıyla kahve tutkunlarının değişmez adresi Caffè Nero, Beyaz Yakalılar ”Bişi Yapsa” Grubu’nun oluşturduğu “İstanbul Hepimizin” sloganıyla başlatılan sosyal sorumluluk projesine destek vererek Caddebostan ile Trump mağazalarında engelliler için akülü tekerlekli sandalyelere şarj noktası ayırıyor.

Caffè Nero böylece sektörde bu konuda yenilikçi bir yol açarak diğer çalışmaların da öncülüğünü üstlenmiş bulunuyor. Konuyla ilgili her türlü düşüncenizi facebook, twitter üzerinden direkt mesajlarınızla veya info@caffenero.com.tr adresine göndereceğiniz e-maillerinizle paylaşabilir, bu projenin bir parçası olarak sosyal sorumluluklarınızı yerine getirebilirsiniz.
5. Çevrenizde mutlu insanlar barındırın
 
Hayatınızı daha olumlu etkili yaşamanızın en kolay yollarından biri de sürekli mutlu insanlarla zaman geçirebilmenizdir. Mutsuz insanlar genelde negatif enerjilerini etraflarındaki insanlara da yansıttıkları için sürekli mutsuz ve gergin ortamlarda bulunmak zorunda kalırlar. Bu nedenle kendinizi üzgün, mutsuz ve çaresiz hissettiğiniz durumlarda sizi mutlu edebileceğine inandığınız arkadaşlarınızı ya da aile üyelerini aramanız, size pozitif enerji olarak geri yansıyabilir.
6. Hedeflerinizin farkında olun

Hayatınızı daha pozitif yaşayabilmeniz, değişikliklere açık olmanıza ve karar verme aşamasında hedeflerinizin farkında olmanıza bağlıdır. Karar verirken analitik düşünebildiğiniz ve ne istediğinizin farkında olduğunuz sürece,  herhangi bir şeyin sizin için değerini daha kolay belirleyebilir, yanlış ve gereksiz karşılaştırmalar yapmaktan kurtulursunuz. Örneğin, en çok ihtiyaç duyduğunuz şey arabanızın bir üst modeli değilse, arabanızı onunla kıyaslamanın size bir faydası yoktur. Bu kıyaslamayla vakit harcamak yerine, hedeflerinize ve asıl ihtiyaçlarınıza yönelin.
7. Kararlarınızı kendiniz verin

Karar vermek tamamen kişisel bir olgudur. Ancak karar verirken bunu çoğu zaman aklımızdan çıkarır, başkalarına danışırız. Bu öneriler işimizi kolaylaştırır gibi görünse de, diğer insanların bizden farklı bir pencereden baktığını unutmamak gerek. Sizin değer verdiğiniz ve önemsediğiniz noktalar, herkes için önemli olmayabilir. Başkalarının en iyi niyetli önerileri bile, olumsuz sonuçlara yol açabilir ya da sizi hedeflerinizden şaşırtabilir. Karar aşamasında seçeneklerinizi o anki durumunuza göre değerlendirin.
8. Heyecanınızı kaybetmeyin
 
Heyecan insanı mutluluk olgusunun zirvesinde tutan en önemli şeydir. Ne olursa olsun, yaşamınızda heyecan hissedebileceğiniz şeyler bulun. Ekstrem sporlarla ilgilenin, yeni insanlarla tanışın, planlamadığınız gezilere çıkın… Sizi mutlu eden ve heyecanlandıran şeyleri belirledikten sonra bunları uygulamaya başlayabilirsiniz.
9. Kendinizi mutlu hissettiğiniz anları hayal edin

Hiçbirimiz her an olmak istediğimiz kişi olamayız. Ancak ulaşmak istediğiniz ideal halinizi hayal etmek, iyi hissetmenize yardımcı olacak ve azminizi arttıracaktır. Bu nedenle daha önce kendinizi mutlu hissettiğiniz anları sık sık aklınıza getirmeye ve gelecekte yapacağınız işler için bu anlarla motive olmaya çalışın.
10. Bardağın dolu tarafını görün

Hayatımızda var olan şeyler, bizim için ne anlam ifade ediyorsa o kadar değerlidir. Yani, nasıl bakarsanız öyle görürsünüz. Neden hayatınızdaki şeylerin negatif taraflarına odaklanmayı bırakıp pozitif yönlerine bakmıyorsunuz? Şimdi bardağın dolu tarafına bakma zamanı. Pozitif düşünmek pozitif bir yaşama sahip olmanın altın anahtarıdır.
http://www.uplifers.com/daha-pozitif-bir-bakis-acisina-sahip-olmak-icin-hayatinizda-yapmaniz-gereken-10-degisiklik/

Günün her saatini daha verimli geçirmenin püf noktaları

Günlük aktivitelerinizin, vücudunuzun biyolojik saatine ve günlük ritmine uygun bir şekilde ilerliyor olması daha verimli ve mutlu bir hayata sahip olmanızın anahtarıdır. Ancak günlük rutininiz, elinizde olmayan sebeplerden dolayı genelde bedeninizin ve zihninizin yapmaya programlandığı planın dışında gelişir. Günlük ritim aksaklıkları obezite, bunama, diyabet ve depresyon gibi ciddi sağlık problemlerini beraberinde getirir.
Sağlıklı ve mutlu bir yaşam için vücudunuzun ve zihninizin işleyişini çok iyi bilmeniz ve günlük akışınızı bu işleyişe göre düzenlemeniz çok önemlidir.
Peki, normal bir bireyin sağlıklı bir beden ve zihinle uyumlu hareket edebilmesi için nasıl bir program izlemesi gerekiyor?
Sabah saatleri

İyi bir gece uykusundan sonra güne sıcak bir duşla başlamak zihninizi açacaktır. Sabah saatlerinin en önemli rutini ise güçlü ve zengin bir kahvaltıdır. Kahvaltınızı asla ihmal etmemeli, gün içinde yemek yemek için ayırdığınız zamanın büyük bir kısmını bu öğün için harcamalısınız. Bu saatler göndereceğiniz e-postaların okunma ihtimalinin en yüksek olduğu zamanlardır. Bu nedenle e-postalarınızı biriktirip, bu saatlerde gerekli yerlere gönderebilirsiniz.
Öğle saatleri

Yemek sonrası, dikkatinizin en düşük olduğu saattir. Uyku ihtiyacınız artacağı için öğle saatlerinde kestirmek iyi gelebilir. Eğer dinlenecek bir ortam ya da zaman bulamazsanız, kafein içeren gıdalar uykunuzun açılmasına ve canlanmanıza yardımcı olacaktır.
Yemek yedikten hemen sonra kısa bir yürüyüşe çıkmak, yakınınızdaki bir Caffè Nero şubesine uğrayıp her damak zevkine hitap eden, birbirinden farklı lezzetteki kahvelerle günün kalan yarısına dinamik bir başlangıç yapmak size oldukça iyi gelecektir. İçeceğiniz bir bardak americano ya da bir espresso shottan sonra uykulu halinizi üstünüzden atacak ve kendinizi günün geri kalanı için çok daha hazır hissedebilirsiniz.

Akşam saatleri

Akşam saatleri özellikle güç arttırıcı antrenmanlar için ideal saatlerdir. İş çıkışında kendinizi yorgun ve halsiz hissetmeniz normaldir. Günün geri kalanına nasıl devam edeceğiniz ise bu saatlerde yapacağınız aktivitelere bağlıdır. Zihinsel olarak hissettiğiniz yorgunluk, bedensel çalışmanız için herhangi bir engel teşkil etmez. Aksine, spor yaparak tüm gün hareketsiz kalan vücudunuzu canlandırabilir, günün stresinizi 1-2 saatlik bir egzersizle üzerinizden atarak kendinizi daha aktif ve canlı hissedebilirsiniz.
Gece saatleri

Bu saatler akşam saatlerinin tersine bedensel olarak yorgun, zihinsel olarak aktif olduğunuz zamanlardır. Bedeninizin yorulması yaratıcılığınızı arttırır. Bedeniniz yorgunken, zihniniz seçeneklerinizi daha rahat değerlendirebilir. Bu saatlerinizi ertesi günkü küçük işlerinizi halletmek ya da bir sonraki günü planlamak için kullanabilirsiniz. Bedeninizi ve zihninizi etkin bir şekilde kullandıktan sonra, deliksiz bir uyku uyuyabilirsiniz.

http://www.uplifers.com/

Kışa keyifle başlamak için 10 öneri

 

Sonbaharın son günlerine girdiğimiz ve kışın etkisini göstermeye başladığı şu günlerde, vücudumuzu soğuk havaların etkisinden korumak ve kendimizi daha iyi hissetmek aslında sandığımızdan daha kolay. İşte kış günlerinizi daha keyifli hale getirebilecek ve içinizi ısıtacak 10 öneri;
1. Sağlığınıza özen gösterin

Özellikle kış aylarında ruhsal, fiziksel ve zihinsel bir bütünlük içinde olmanıza yardımcı olacak bir hayat tarzı benimsemeniz, “kış depresyonu” olarak adlandırılan psikolojik dalgalanmaları azaltabilecek bir etkiye sahiptir. Dengeli ve düzenli beslenin, spor yapın, kötü alışkanlıklardan uzak durun ve yeterli uykuyu aldığınızdan emin olun.
2. Tempolu yürüyüşler yapın

Kış aylarında açık havada spor yapmak birçok insan için zor bir iştir. Ancak kış dönemi en çok kilo alınan dönemdir ve bunun en büyük sebebi hareketsizliktir. Tempolu yürüyüşler, kaslarınızı ve tendonlarınızı güçlendirerek, vücudu koşmaya hazırlar. Koşu öncesinde yapacağınız tempolu bir yürüyüş ısınmanıza yardımcı olarak koşudan kaynaklanan kas ağrılarını ve kasılmaları azaltacaktır. Tempo tutturmakta zorlanıyor ya da uzun süreli yürüyüşlerde temponuzu ayarlamakta zorluk çekiyorsanız, müzik dinleyerek dinlediğiniz şarkının temposuna ayak uydurmaya çalışabilirsiniz.

Yoğun bir iş gününden sonra yürüyüş için sahil kenarları iyi bir alternatif olabilir. Bugün Bebek’te yaptığınız 45-50 dakikalık bir koşudan sonra, Bebek Caffè Nero’da, boğaza karşı kahvenizi yudumlayarak yorgunluk atmaya ne dersiniz?
3. Vücudunuza bakım yapın

Temiz ve bakımlı olmak, kendinize olan güveninizi arttıracak ve daha iyi hissetmenize yardımcı olacaktır. Özellikle kış aylarında kıyafetlere hapsolmuş bedeninizin daha özel bir bakıma ihtiyacı vardır. Evde hazırlayacağınız tariflerle ya da bir uzman yardımıyla, cildinizin sağlığını korumak için kişisel bakımınıza özen gösterin. Tüm kış boyunca üzerinizde olacak kıyafetlerinize de vücudunuza gösterdiğiniz özeni göstermeyi ihmal etmeyin.
4. Gezin

Her ne kadar tatil ve gezmek yaz mevsimiyle bağdaştırılan konular olsa da, kış mevsimi de gezmek için oldukça uygun bir zaman. Uçak biletlerinin ve otel fiyatlarının yaz mevsimine göre daha düşük olduğu bu zamanlarda, hesaplı ve kaliteli bir tatil yapabilmeniz mümkün. Unutmayın, yeni yerler keşfetmek ve yeni kültürler tanımak; ufkunuzu, oturduğunuz yerde yapacağınız herhangi bir aktiviteden çok daha fazla açar.
5. Egzersiz sonrasında yediklerinize dikkat edin

Spor yaparken bedeninizi rahat hissetmeniz ve yalnızca yaptığınız spora odaklanmanız büyük önem taşır. Giydiğiniz kıyafetten spor yapacağınız yerin atmosferine kadar her şey, yaptığınız sporun kalitesini ve sizin spor ile ilgili olan tutumunuzu etkiler. Spor yaparken yaşanılan en büyük rahatsızlık sebeplerinden biri ise spor öncesindeki ve sonrasındaki beslenme hatalarıdır. Eğer egzersiz öncesi 60 dakika ya da biraz daha az bir zamanınız varsa, az protein miktarına sahip, düşük kalorili atıştırmalıklar tüketmelisiniz.

Caffè Nero’da özel hazırlanmış sandviçler, paniniler, geleneksel çorbalar ya da salatalar; spor öncesi tüketilmesi gereken düşük kalorili ve küçük öğünlü besinler için iyi bir alternatif olabilir. Sağlıklı seçenekler sunmak ve farklı beslenme ihtiyaçlarını karşılamak üzere hazırlanmış
6. Personal trainerla çalışmayı deneyin

Spor yapan insanların yaptıkları en büyük hata, kış aylarında spora ara vermektir. Spora yeni başlıyorsanız ya da şimdiye dek tek başınıza çalıştıysanız, bir profesyonelden yardım alarak çalışmayı deneyin. Her bedenin farklı ihtiyaçları ve gereksinimleri vardır. Sizin için uygun olan sporu ya da fitness programını bulmanız, spora daha istekli ve motive bir şekilde gitmenize yardımcı olur. Bir programa bağlı kalarak çalışmak, kendinize hedefler belirlemek ve hedeflerinize ulaştığınızdaki tatmini yaşamak, sporu hayat tarzı haline getirmenizi sağlayacaktır
7. Meditasyon yapın

Günümüzde meditasyonun rahatlatıcı etkisi artık neredeyse herkes tarafından bilinen bir gerçek. Bilim adamları, meditasyonun beyindeki gri madde denen salgıyı arttırdığını ve bu maddenin vücuda daha az stres yaratacak sinyaller göndermesi için beyni yönlendirdiğini söylüyor. Son zamanlarda yapılmış olan araştırmalar da meditasyonun gerginlik, duygusal mod ve stres belirtileri üzerinde olumlu etkileri olduğu yönünde. Meditasyon ayrıca zihnimizi keşfetmemiz ve zihnimizdeki strese sebep olabilecek duyguları belirleyip onlardan kurtulmamız için iyi bir fırsat.
8. Kendinize zaman ayırın

Her gün, dünyayla olan bağlarınızı tamamen koparabileceğiniz bir zaman dilimi seçin. 5 dakika bile olsa yalnızca kendiniz için bir şey yaptığınızı düşündüğünüz ve sadece kendinizle baş başa kaldığınız bir zaman olsun. Telefonunuzu kapatın, e-maillerinizi unutun, etrafınızda olanı biteni boş verin ve ana odaklanın. Diğer insanlar size bu zaman aralıklarında ulaşamayacaklarını bilsinler ki tamamen endişelerden uzak olun. Sessizlik size, bedeninizi ve ruhunuzu dinlendirme olanağı verecek, kış aylarında en çok sık karşılaşılan stresten ve yorgunluktan uzaklaşmanızı sağlayacaktır.
9. Teknolojiden uzaklaşın

Teknoloji hem günlük hayatımızın hem de iş yaşamımızın vazgeçilmez bir parçası. Özellikle kış aylarında eve tıkılıp kaldığımızda, sıkıntıdan bilgisayar önünde ya da telefonlarımızla gereğinden fazla zaman geçiriyor ve hareketsiz bir yaşam tarzını alışkanlık haline getiriyoruz. Gün içinde internette geçirdiğiniz zamanı hesaplayıp bunu daha aza indirmekte, hatta mümkünse teknoloji kullanımına bir süreliğine ara vermekte fayda var. Hem bedensel, hem zihinsel olarak yenilendiğinizi fark edeceksiniz.
10. Ailenizle vakit geçirin

Kış ayları ailenizle görüşmek için en uygun zamanlardır. Aile yemekleri, kısa tatiller, ev gezmeleri kış aylarında ailesiyle zaman geçirmek isteyen herkes için güzel fırsatlardır. Ne kadar yoğun bir temponuz olursa olsun, sevdiklerinize gereken zamanı ayırarak, hayatınızda önemli bir yerleri olduğunu hissettirmeniz çok önemlidir. Ayrıca kötü hissettiğinizde ya da mutluluğunuzu paylaşmak istediğinizde, sizi her zaman dinleyecekler; aileniz ve yakın arkadaşlarınız olacaktır. Onlarla zamanınızı ve problemlerinizi paylaşmaktan çekinmeyin.


http://www.uplifers.com/kisa-keyifle-baslamak-icin-10-oneri/