23 Ocak 2013 Çarşamba

STRESİN VE ANXİETE'NİN BİLİNMEYEN YÜZÜ

ANXİETE VE STRESİN BİLİNMEYEN YÜZÜ


KONUYU HAZIRLAYAN: DR. AYSU KUTLU


STRES NEDİR?

Stres organizmanın tehdit duygusu ya da acı oluşturan olaylara karşı kendi dengesini kurabilmek için verdiği normal bir fiziksel cevaptır.(1)


ANXİETE NEDİR?

Uzun süre yaşanılan stres sonucu gelişen gerilimli kaygı duygusudur.

Modern yaşam zorluklar, çatışmalar, talepler ve yetiştirilmesi gereken görevlerle doludur. Stres pek çok kişi için artık yaşamın olağan bir parçası haline gelmiştir. Dozunda stres, her zaman kötü değildir; aksine baskı altındayken yapabileceğimizin en iyisini yapmamız yönünde bizi motive de edebilir. Ama sürekli acil modunda yaşıyorsak bedenimiz ve zihnimiz bunun bedelini ödeyecektir.(1)


STRESİN SEBEPLERİ

Kişi üzerinde yoğun talep oluşturan ya da kişiyi uyuma zorlayan herhangi bir faktör strese neden olabilir.

Strese neden olan durumlar ve baskılara stresörler denir. Stresörler yoğun çalışma temposu ya da problemli bir ilişki (evlilik) gibi yalnızca negatif kökenli olmak durumunda değillerdir; evlenmek, yeni bir ev satın almak, üniversiteye başlamak ya da yeni bir kursa katılmak gibi (ör: dans kursu gibi) pozitif kökenli de olabilirler.

STRESİN SIK RASTLANAN DIŞ SEBEPLERİ

  • Majör yaşam değişiklikleri
  • Çalışma / İş yaşamı
  • İlişki zorlukları
  • Maddi problemler
  • Aşırı yoğunluk
  • Çocuklar ve aile


Melinda Smith,M.A, Robert Segal,M.A, Jeanne Segal Ph.D, HELP GUIDE ORG., Uderstanding stres: Symptoms, Signs, Causes and Effects makalesinden alıntılanmıştır.


STRESİN SIK RASTLANAN İÇ SEBEPLERİ





  • Belirsizliği kabul edememek
  • Pesimistlik(Karamsarlık)
  • Olumsuz iç görü
  • Gerçek dışı beklentiler
  • Mükemmeliyetçilik
  • Kendini ifade edebilme eksikliği

Melinda Smith,M.A, Robert Segal,M.A, Jeanne Segal Ph.D, HELP GUIDE ORG., Uderstanding stres: Symptoms, Signs, Causes and Effects makalesinden alıntılanmıştır.


AŞIRI STRESİN UYARICI BELİRTİ VE BULGULARI

BİLİŞSEL BULGULAR

  • Hafıza problemleri
  • Konsantrasyon güçlüğü
  • Kararsızlık
  • Sürekli negatif değerlendirmek
  • Kaygılı ve hızlı düşünceler
  • Sürekli kaygılanmak




DUYGUSAL BULGULAR


  • Psikolojik durumun hızlı değişmesi (moody)
  • Hassasiyet ve çabuk sinirlenme, rahatlayamama
  • Aşırı yüklenmişlik duygusu
  • Yalnızlık duygusu ve kendini izole etme
  • Depresyon ve genel mutsuzluk


·

·

·

·

FİZİKSEL BULGULAR


  • Ağrılar(genel)
  • İshal/Kabızlık
  • Bulantı, baş dönmesi
  • Göğüs ağrısı, çarpıntı
  • Cinsel istek kaybı (libido düşüklüğü)
  • Genel vücut dirençsizliği, sık soğuk algınlığı geçirmek





DAVRANIŞSAL BULGULAR


  • Gereğinden çok / az yemek
  • Gereğinden çok / az uyumak
  • Kendini soyutlamak (yalnızlaştırmak)
  • Sorumlulukları ertelemek
  • Rahatlama amaçlı alkol, sigara ya da ilaç kullanmak
  • Tırnak yemek ya da volta atmak gibi sinirli davranışlar

Bu belirti ve bulguların ne kadar çoğuna sahipseniz o kadar fazla stresle yüklenmişsiniz demektir.


KRONİK STRES BULGULARI

Uzun süre strese maruz kalmak ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Kronik stres vücuttaki tüm sistemlerin çalışmasını etkiler:

  1. Kan basıncını artırır.
  2. Immün sistemi (bağışıklık sistemini) baskılar, vücudun kendi dokularına karşı reaksiyon gösterdiği otoimmun hastalıklar denilen hastalıklar gelişebilir.
  3. Kalp krizi ve beyin kanaması riskini artırır.
  4. Kısırlığa yol açar.
  5. Egzama, sedef hastalığı gibi cilt hastalıklarının alevlenmesini artırır.
  6. Yaşlanmayı hızlandırır.
  7. Anxiete ve depresyona karşı kişiyi hassas hale getirir.



STRESİN ETKİ MEKANİZMASI

Organizma stresle karşılaştığında beyinin hipotalamus bölgesi uyarılır. Hipotalamus bölgesi de beyin tabanında bulunan pituiter bezi (hipofiz bezini) uyarıp buradan hormon salınımına yol açar. Hipofizden salgılanan ACTH (Adrenokortikotropik hormon) aracılığıyla böbreküstü bezinden vücudun solunum,dolaşım başta olmak üzere pek çok sistemini uyaran 30 adet hormonun salınımı başlatılır. Bu kimyasalların temeli Kortizol dür. Kortizol stres hormonu olarak da bilinir. Bu hormon,aşırı stresli ve yoğun anxieteye sahip kişilerin kanlarında yüksek konsantrasyonlarda bulunmuştur. Kortizol, kanda uzun süre yüksek konsantrasyonda kaldığında vücutta hücre hasarına yol açar.

Yapılan araştırmalar, anxieteli kişilerin stres tehdidi geçtiği halde hipotalamus-hipofiz-böbreküstü bezi ekseninin durdurulmasında problem olduğunu ortaya koymuştur.

Anxietenin beyinin planlama,organize etme, muhakeme etme ile ilgili düşüncelerimizin toplandığı Prefrontal kortex bölgesi ile de çok yakından bağlantılı olduğunu yapılan araştırmalar göstermiştir.Bu nedenledir ki, yoğun stres ve uzun süre anxiete yaşayan kişilerde bu yetilerle ilgili ciddi zorluklar ortaya çıkmaktadır.


STRESLİ YAŞAM DENEYİMLERİNİN POZİTİF ETKİLERİ

Araştırmalar kişinin yaşamını değiştirecek kadar güçlü etkiye sahip olayların kişiyi de değiştirdiğini ve bundan bazı kişiler yarar görürken, bazılarının ise üstesinden gelemediklerini göstermiştir.

Ayrıca, araştırmalar sonucu optimizm ve pesimizmin yani yaşama olumlu ya da karamsar bakışın, stresli yaşam olayları karşısında kişinin tavrını belirlediği ve uzun dönem uyumunu etkilediği ortaya çıkmıştır. Optimist kişiler (kendileri ve geleceklerine ait pozitif beklentiler içinde olan kişiler) zor durumlarda yaşama negatif bakan kişilerden çok daha fazla dirençlidirler. Stresli yaşam olaylarını takiben depresyonun başlamasına pesimist beklentiler aracılık eder.Pesimizm kişiyi stres altındayken, problem çözme mekanizmalarının fark edilmesini engelleyecek şekilde bir kısır döngüye sokar.


Yaşamdaki ciddi kayıplar anxieteden çok ciddi depresyona,buna karşılık ciddi tehdit ya da tehlike duygusu yaratan olaylarsa depresyondan çok anxiete gelişimine yol açarlar.

Genlerde psişik olaylarda oldukça etkilidir.Örneğin OKB lu (Obsesif Kompulsif Bozukluk) bir ebeveyne sahip bir çocuğun bu hastalığı geliştirme riski, böyle bir ebeveyne sahip olmayan bir çocuktan 5 kez fazladır (4)

Ciddi stresli olgulardan sonra organizmada 3 önemli düşünsel alanda kayda değer değişimler görülmektedir ki bunlar:

a) Benlik

b) Sosyal ilişkiler

c) Kişilik gelişimi ve yaşam öncelikleridir.

Bu kavramları kısaca açarsak:

BENLİK: Ciddi yaşam stresörlerinden sonra benlikte oluşan pozitif değişiklikler,kişinin kendisini çok daha güçlü bir insan olarak görmesi ve bu stresörleri yaşamın kaçınılmaz, ancak üstesinden gelinebilir engelleyicileri olarak yorumlaması şeklindedir.

SOSYAL İLİŞKİLER: Stresli yaşantı kişinin sosyal çevresi ile bağlantılarının güçlenmesine yol açabilir.Bu ise,duygu durumunu çok daha pozitif etkiler.

KİŞİLİK GELİŞİMİ VE YAŞAM ÖNCELİKLERİ: Kişi stres altında kendisine dair algılarını değiştirebilir ve önceden ihmal etmiş olduğu yaşam önceliklerine daha fazla vakit ayırmaya başlayabilir.


SONUÇ

Zorlu tecrübeler yukarıda tanımlanan pek çok hassasiyete yol açsa da,kişilik değişimi,gelişimi,kişinin kendini yeniden değerlendirmesi,kendine,kendi yaşamına ve sevdiklerine ilişkin bakışını derinleştirmesine yeni bir şans vermesi gibi pek çok açıdan kişiye yeni olanaklar sunar. Zorluğu fırsata değiştirme yetisi buradaki araştırmalardan çıkan en etkileyici sonuçtur ve bu da insanoğlunun hiç de azımsanmayacak oranda görülen esnekliğine dikkati çeker.Nazi toplama kamplarında kendi tecrübesini yaşayıp,kendi gözlemlerini yapan Viktor Frankl(1963) bu esnekliği şu cümlesi ile çok güzel vurgulamıştır: ‘Bir durumu değiştirmeye muktedir olmadığımızda, kendimizi değiştirerek meydan okuyabiliriz’.


Viktor Frankl: 1940 lı yıllarda ömrünün bir kısmını Nazilerin toplama kamplarında geçirmiş,Viyana doğumlu nöroloji ve psikoloji profesörü


Kaynaklar:

  1. Melinda Smith,M.A.,Robert Segal,M.A.,Jeanne Segal,Ph.D Understandingstres: Symptoms, sings, causes and effects help guide. Org, Last updated: December 2011
  2. Jerry Shaw,University of Liverpool,’POSITIVE EFFECTS OF ANXIETY’ Livestrong. Com, Sep, 2, 2010
  3. John A.Updegraff,Shelley E.Taylor ‘FROM VULNERABILITY TO GROWTH:POSITIVE AND NEGATIVE EFFECTS OF STRESSFUL LIFE EVENTS’ In J.Harveyand E.Miller(Eds) Loss and Trauma: General and Close Relationship Perspectives(pp.3-28) Philedelphia,PA:Brunner-Routledge. 2000
  4. Alice Park,Deidre Van Dyk ‘TWO FACES OF ANXIETY’ Time ;12/5/2011,Vol.178 Issue22,p54-65

KONUYU HAZIRLAYAN: DR. AYSU KUTLU

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder