15 Ocak 2014 Çarşamba

PINNA-BRELSTAFF YANILSAMASI

PINNA-BRELSTAFF YANILSAMASI
 
Ortadaki mavi çarpı işaretine odaklanalım. Bir süre sonra, içe büzülüp dışa genişleyen çemberlerin sağa ya da sola doğru hareket ettikleri yanılsamasına kapılacağız. İstersek butonlar yardımıyla büzülme ve genişleme hızını ve dolayısıyla da yanılsamanın kuvvetini arttırabiliriz.
Yanılsama diyoruz çünkü gerçekte sağa ya da sola hareket yok. Tek yaptığımız şekli yaklaştırıp uzaklaştırmak. Peki, öyleyse yanlış algımız neyin sonucu?
Öncelikle sorumuzu bilimsel olarak tanımlayalım: Ne zaman ki 2 boyutlu durağan dokular gözümüzün çeperlerine doğru genişleyip büzülme hareketi gösteriyor, gerçek hareket yönüne dik bir başka hareket algılıyoruz. Tıpkı Pinna çemberlerinde olduğu gibi! İkinci basamakta da sorumuza yanıt arayalım:
Hücrelerimizin yalnızca kendi uzamsal alanlarına rastgelen özel uyaranlara yanıt verdiklerini biliyoruz. Özel uyaran ne olabilir? Örneğin, bir göz hücresi için ışık, ya da deri hücresi için ısı. İşte, tıpkı bunlara benzer özelleşmiş bazı hücrelerimiz de harekete duyarlı. Kapsama alanlarına hareket eden bir cisim girdiğinde, sinyal vermeye başlıyorlar. Ancak hareketin yönünü belirleyebilmek bir hücre için hiç de öyle kolay değil. Kimi zaman kuşkulu durumlar oluşabiliyor. Böylesi durumlardan biri de şu:
 

Farz edelim ki, yukarıda şekildeki yuvarlak harekete duyarlı hücrelerimizden biri olsun. Siyah çizgiler yukarıya da ilerliyor olsa tam sağa da ilerliyor olsa hücre farklı zamanlarda aynı uyarımı gösterecek. Nasıl mı? Aşağıda daha detaylıca açıkladık:
Bir bilim insanı yukarıda görülen baklavamsı yapıyı hareket ettiriyor diyelim. Harekete duyarlı hücrelerden biri de tam köşeye, siyah dairenin olduğu yere denk gelmiş. Yanda, zaman 1 ve zaman 2'de bu hücrenin içini dolduran uyaranı görüyoruz. Baklavamsı yapı yukarıya da, sağa da ilerletilse, hücredeki görüntü işte bu olacak. Peki, hücremiz hareket yönünü nasıl anlayacak dersiniz? Tam karara varamayacak. Bazen hareketi yukarıya doğru, bazense yana doğru algılayacak
(bkz: http://iua-share.upf.es/wikis/seminaris/index.php/Image:Aperture_problem_animated.gif
Linkteki animasyonda hareket aşağıya mı yoksa sola mı?) Sizler de fark etmişsinizdir ki, bu ikilem iki hareket yönü arasında 90 derece açı farkı olduğunda ortaya çıkıyor.
İşte, söz konusu yanılsamamızda da böyle bir etki söz konusu. Çemberdeki dokuların gölgelendirilmesi öyle yapılmış ki, büzülüp genişlediklerinde, harekete duyarlı hücreler, sağ ya da sola hareket ediyorlarmış gibi de algılayabiliyorlar.
Animasyon: Sinan Erdem

PONZO YANILSAMASI

 
PONZO YANILSAMASININ YANITI
Anımsarsanız Ponzo Yanılsaması'nın altında yatan nedeni sormuştuk. Niçin resmin üst kısmında bulunan sarı çizgi alt kısmında bulunan sarı çizgiden daha uzun görünüyor olabilir? (Fiziksel olarak uzunluklarının eşit olmasına rağmen!). Sorumuzun yanıtını Sevil Çimir verdi.
Okuyucumuz Sevil Çimir'in yanıtı: Adını italyan Mario Ponzo'dan alan bu yanılsamanın nedeni tamamen perspektiftir yani uzakta olanın daha küçük gözükmesi de denilebilir. Nasıl ki yakını daha büyük görüyorsak uzağı da daha küçük görüyoruz ama eşit uzunlukta iki çizgi konulduğunda uzakta olanın yanındaki çizgiler uzakta olduğu için olduğundan küçük görünecekler , yakında olanlar ise olduğundan büyük... Sonuç olarak çizgilerden birini kısa görünen çizgilerin arasına ötekini de uzun görünenlerin arasına koyduğumuzda, kısa çizgilerin yanında duran daha uzun görünecektir ...
 
TEST: ŞAŞI BAK ŞAŞIR
Bir önceki testimizde ismini sorduğumuz filmin adı "Sil Baştan" (Eternal Sunshine of the Spotless Mind) idi. Doğru yanıtı ilk olarak Figen isimli 16 yaşındaki lise öğrencisi bir okuyucumuzdan aldık. Kendisini kutluyoruz.
Bu haftaki testimizse bir "Şaşı Bak Şaşır". Özellikle de 1990'ların başında tüm dünyada bir salgın haline gelen ve her derginin arka kapağında kendisine mutlaka bir yer edinen şaşı bak şaşırlardan üç boyutlu görüntü nasıl elde ediliyor olabilir? Bu sorumuzun yanıtını gelecek hafta vereceğiz. Sizlerdense verdiğimiz görüntüye derinlemesine baktığınızda ne gördüğünüzü iletmenizi istiyoruz. Her bir gözünüzü motif üzerinde tekrarlanan dokulardan ikisine odakladığınızda anlamlı bir imge size doğru havalanarak üç boyutlu görüntü verecek. Bu imgenin ne olduğuna dair doğru yanıtını inciayhan@yahoo.fr adresine ismi, soyadı ve adresiyle birlikte yollayan ilk okuyucumuz bizden bir kitap ödülü kazanacak.
GÖZLERİ ALDATAN GÖRÜNTÜLER

A ve B ile işaretlenen kareler aslında aynı renkteler.

İSPAT
Her ne kadar A ve B harfleriyle işaretlenmiş kareler farklı renklerdeymiş gibi görünse de aslında renkleri birbirlerinin aynısı.A ve B kareleri aynı renkli dikey iki çizgi arasında bırakıldıklarında iki karenin gerçekte aynı renklerde oldukları açığa çıkıyor.

HALA İNANMIYORUM DİYORSANIZ;
•  Resmi bir de "photoshop"a koyabilirsiniz:

Her iki karedeki grilerin RGB değerleri aynı ve 120-120-120.
Resimlerin çıktılarını alarak kareleri kesebilirsiniz:
Kesmiş olduğunuz kareleri birbirleriyle karşılaştırdığınızda aynı olduklarını görebilirsiniz.
AÇIKLAMA
Görsel sistemimiz dünyadaki tüm nesnelerin renklerini belirleme ihtiyacı içinde. Bizim durumumuzda ise belirlemeye çalıştığı renkler yüzeydeki A ve B karelerinin içinde kalan alandaki grilerin tonu. Bu işlemleme sırasında ise görsel sistem renkleri algılama düzeyinde pek çok ipucu kullanıyor. Gölgesi yüzeye düşen silindirik cisimde bu ipuçlarından bir tanesi.
Öncelikle yerel renk tezadına göz atalım. Gölgede olsun ya da olmasın eğer ki bir kontrol noktası çevresindeki noktalardan daha aydınlık ise ortalamadan da daha aydınlık olarak varsayılıyor. Şekilde gölgede kalan beyaz kareler kendilerinden daha koyu karelerle çevreleniyorlar. Kare normalde fiziksel olarak daha koyu olmasına rağmen çevresindeki koyu karelerin etkisiyle daha aydınlık olarak algılanıyor. Gölge dışında kalan alanda ise koyu kareler açıklarla çevrelendiğinden zıt etki görülüyor.
İkinci önemli nokta ise gölgeleri çevreleyen sınırlar. Gölgeler genellikle yumuşak geçişli köşelere sahip oluyor; ancak bizim durumumuzda karelerin sınırları kesin çizgilerle belirli. Görsel sistem aşamalı renk geçişlerini göz ardı ederek yüzeylerin rengini gölgelerden etkilenmeyerek belirliyor. Şekilde de gölgeyi gölge olarak algılanır kılan belirsiz görüntüsü ve bu gölgeyi yaratan cismin açıkça görülüyor oluşu.
Birbirlerine birleştirilmiş olan 4 adet kare ise ortalarındaki kareyi oluşturmuş oluyor. Görsel sistem, böyle bir birleşimde kareler arasındaki farkı renk farkı olarak yorumlarken ışık-gölge etkisini göz ardı ediyor.
Kaynak: http://web.mit.edu/persci/people/adelson/checkershadow_illusion.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder