Uzun sürmeyecek evlilik daha 'baştan' bellidir
İlişkilerin yürüyüp yürümeyeceği, başlama sebebiyle doğrudan ilintilidir. Aşkla başlamış bir ilişkiye ömür biçilemez. Çok kısa da sürebilir, uzun yıllar devam da edebilir
Ama aşk dışındaki bir sebeple başlamış ilişkinin uzun yıllar devam etmesi mümkün değildir. İlişkinin başlamasını sağlayan o sebep ortadan kalktığında, ilişki de ömrünü tamamlayacaktır
1) ESKİSİNİ UNUTMAK İÇİN BAŞLAYAN İLİŞKİ
Böyle bir ilişki size ne eskisini unutturur ne de yeniden mutlu olmanızı sağlar. Bu bir ‘yara bandı’ ilişkisidir. Yara bantlarının da ömrü çok kısadır. Yaraya yapıştırırsınız, bir süre sonra bant etkisini kaybeder ve çıkarıp atarsınız. Aşkta çivi çiviyi sökmez. Böyle bir ilişkiye başlamak yerine ‘acı’ sürecini yalnız geçirmenizde fayda var.
2) YALNIZLIK KORKUSUYLA BAŞLAYAN İLİŞKİ
Uzun süredir hayatınızda kimse yok. İçinizde “Bu hep böyle mi gidecek?” korkusu var. Bu nedenle aşık olmadan, çok da tanımadan biriyle birlikte olmaya başlıyorsunuz. Ama sonra bakıyorsunuz ki size pek de uygun değil. Bu kez de ayrılmak için bahaneler bulmaya çabalıyorsunuz. Çok sıkıntılı bir durum.
3) 40 YILLIK DOSTLA BAŞLAYAN İLİŞKİ
O sizin dostunuz. Yediğiniz, içtiğiniz ayrı gitmiyor, birlikte birçok şeyi yapmaktan zevk alıyorsunuz. Sonra bir gün “Madem bu kadar iyi anlaşıyoruz neden sevgili olmayalım?” diye düşünüyorsunuz. Ama işte aşk başka, dostluk başka. Sevgili olduğunuz andan itibaren işler tamamen değişecek ve o eski keyifli günleri hasretle anmaya başlayacaksınız.
4) ARKADAŞ ZORUYLA BAŞLAYAN İLİŞKİ
Tüm arkadaşlarınız ya sevgili ya da evli. Size de birini bulmuşlar, “Bir dene, ne çıkar?” deyip duruyorlar. Onların zoruyla başlıyorsunuz ama maalesef içinizden gelmiyor. Birkaç kez grup halinde dışarı çıkmaktan başka bir şey de yapmıyorsunuz. Böyle bir ilişkiye başlarsanız, size o kişiyi tanıştıran arkadaşlarınızı da kaybetme riski doğar.
5) ESKİ SEVGİLİNİN EN YAKIN ARKADAŞIYLA BAŞLAYAN İLİŞKİ
Ya eski sevgilinizi kıskandırmak için ya da ondan intikam almak için böyle bir ilişkiye girersiniz. Bu da mutlaka geri teper ve üzülen siz olursunuz. Diyelim ki gerçekten sevdiniz. O da sizi sevdi. Ama bu kez de “Durumu nasıl açıklayacağız?” sorusu içinizi kemirir. Bir süre gizli gizli yürütürsünüz sonunda bu yükü kaldıramayıp ayrılığı tercih edersiniz.
6- ESKİ SEVGİLİYLE YENİDEN BAŞLAYAN İLİŞKİ
Çok sıklıkla yaşanan bir durum. Sevgililerden biri hala aşıksa, gidenin dönmesini bekler. Büyük olasılıkla o da özleyerek geri döner. Ama bu dönüş ‘kesin dönüş’ değildir. Sadece özlem gidermeyi amaçlar. Zaten gidiş sebebi ortadan kalkmamıştır. Böyle bir ilişki sizin acınızı katlamaktan başka bir işe yaramaz.
7- SEKS AMACIYLA BAŞLAYAN İLİŞKİ
Adı üstünde, amaç belli. Böyle bir ilişkiyi sonradan ‘düzenli’ bir ilişkiye çevirmek neredeyse imkansızdır. Çünkü zaten en azından taraflardan biri ‘sevgili’ olmak istemediği için işi sadece seks ilişkisi düzeyinde tutar. Ayrıca mükemmel seks bir insanı elde tutmaya yetmez. Bir süre yaşanır ama sonra seks arayan insan başka bedenleri tercih etmeye başlar.
8) MADDİ ÇIKAR İÇİN BAŞLAYAN İLİŞKİ
Biriyle sırf parası var diye, size hediyeler alıyor diye, güzel yerlere götürüyor diye ilişkiye girmek akıl karı değil. Karşınızdaki insanın saygısını asla kazanamayacağınız gibi, kendinize olan saygınızı yitirirsiniz. Böyle bir ilişkide sizin istekleriniz değil, onun istekleri geçerlidir. Ve bir gün o isteklerden birini yerine getirmezseniz kapı önüne konulursunuz.
9) YAZ EĞLENCESİNDE BAŞLAYAN İLİŞKİ
Yaz aşklarını abartmakta üstümüze yok. Bu tür ilişkiler tatil yerinde başlamalı ve orada bitmeli. Bunu böyle kabul ettiğimiz sürece sorun yok. Ama taraflardan biri ‘devam etsin’ ısrarındaysa, diğeri de ‘hayır, bitsin’ kararındaysa durum vahim hale geliyor. Zorlamayla devam eden bir ilişkinin ömrü maalesef uzun olmaz.
10- SÜREKLİ KAVGANIN OLDUĞU İLİŞKİ
Aslında siz daha ilk kavganızda ayrıldınız da haberiniz yok. Bu kavgaların her seferinde ilişkinizden bir parçayı kopardığını bilmelisiniz. Çünkü kavga aranızdaki saygıyı yok eder. Saygının yok olması sevgiyi de çürütür. Kavgalarınızın sebebi hep aynıdır ve hiç sonuca ulaşmaz. Çünkü aslında siz ‘kişilik’ çatışması yaşarsınız. Bunu aşmak da mümkün değildir.
İNANMAYACAKSINIZ AMA EVLİLİĞİN FAYDALARI VAR
- Evlilik, kadınların kendilerine birey olarak güvenlerini artırıyor. Bir eş tarafından kabul edilmek, kadına psikolojik güvence sağlıyor.
- Evlilerin yaşam süreleri bekarlara göre daha uzun.
- Evlilik yaşamı, kalp krizi riskini azaltıcı bir unsur olarak rol oynuyor. Amerikan Kalp Derneği’ne göre, evli kadınlarda kalp krizi riski, bekar ya da dullara göre yüzde 46 daha az.
- Evli insanlar genelde daha sağlıklı oluyorlar. Hastalık zamanlarında yanında bir eşin bulunması psikolojik olarak sağlığı iyi etkiliyor.
- Evli olanlar, daha az alkol tüketiyor ve fiziksel sağlıklarına daha fazla özen gösteriyor.
- Evliler daha fazla seks yapıyor ve daha çok tatmin oluyor. Bu da hem ruhsal hem de fiziksel açıdan sağlıklı bireyler olarak hayatlarını sürdürmelerine olanak sağlıyor.
ALDATMANIN DA ZARARLARI VAR
- İtalya’daki Floransa Üniversitesi’nin araştırmasına göre eşini aldatan erkekler suçluluk duygusu nedeniyle sürekli bir stres halinde yaşıyor. Bu da çeşitli hastalıklara davetiye çıkarıyor.
- Özellikle kendisinden genç bir kadınla yasak ilişki yaşayan bir erkeğin seks sırasında kalp krizi geçirme olasılığı eşiyle seks yapan bir erkeğe göre çok daha fazla.
- Böyle bir ilişkiden önce aşırı alkol ya da yiyecek tüketilmesi de kalp ve damar hastalıklarını tetikliyor.
- Aldatmayla başlayan suçluluk duygusu erken boşalmaya da neden olabiliyor.
(21.10.2012 tarihli Posta Karnaval'dan alınmıştır.)
1) ESKİSİNİ UNUTMAK İÇİN BAŞLAYAN İLİŞKİ
Böyle bir ilişki size ne eskisini unutturur ne de yeniden mutlu olmanızı sağlar. Bu bir ‘yara bandı’ ilişkisidir. Yara bantlarının da ömrü çok kısadır. Yaraya yapıştırırsınız, bir süre sonra bant etkisini kaybeder ve çıkarıp atarsınız. Aşkta çivi çiviyi sökmez. Böyle bir ilişkiye başlamak yerine ‘acı’ sürecini yalnız geçirmenizde fayda var.
2) YALNIZLIK KORKUSUYLA BAŞLAYAN İLİŞKİ
Uzun süredir hayatınızda kimse yok. İçinizde “Bu hep böyle mi gidecek?” korkusu var. Bu nedenle aşık olmadan, çok da tanımadan biriyle birlikte olmaya başlıyorsunuz. Ama sonra bakıyorsunuz ki size pek de uygun değil. Bu kez de ayrılmak için bahaneler bulmaya çabalıyorsunuz. Çok sıkıntılı bir durum.
3) 40 YILLIK DOSTLA BAŞLAYAN İLİŞKİ
O sizin dostunuz. Yediğiniz, içtiğiniz ayrı gitmiyor, birlikte birçok şeyi yapmaktan zevk alıyorsunuz. Sonra bir gün “Madem bu kadar iyi anlaşıyoruz neden sevgili olmayalım?” diye düşünüyorsunuz. Ama işte aşk başka, dostluk başka. Sevgili olduğunuz andan itibaren işler tamamen değişecek ve o eski keyifli günleri hasretle anmaya başlayacaksınız.
4) ARKADAŞ ZORUYLA BAŞLAYAN İLİŞKİ
Tüm arkadaşlarınız ya sevgili ya da evli. Size de birini bulmuşlar, “Bir dene, ne çıkar?” deyip duruyorlar. Onların zoruyla başlıyorsunuz ama maalesef içinizden gelmiyor. Birkaç kez grup halinde dışarı çıkmaktan başka bir şey de yapmıyorsunuz. Böyle bir ilişkiye başlarsanız, size o kişiyi tanıştıran arkadaşlarınızı da kaybetme riski doğar.
5) ESKİ SEVGİLİNİN EN YAKIN ARKADAŞIYLA BAŞLAYAN İLİŞKİ
Ya eski sevgilinizi kıskandırmak için ya da ondan intikam almak için böyle bir ilişkiye girersiniz. Bu da mutlaka geri teper ve üzülen siz olursunuz. Diyelim ki gerçekten sevdiniz. O da sizi sevdi. Ama bu kez de “Durumu nasıl açıklayacağız?” sorusu içinizi kemirir. Bir süre gizli gizli yürütürsünüz sonunda bu yükü kaldıramayıp ayrılığı tercih edersiniz.
6- ESKİ SEVGİLİYLE YENİDEN BAŞLAYAN İLİŞKİ
Çok sıklıkla yaşanan bir durum. Sevgililerden biri hala aşıksa, gidenin dönmesini bekler. Büyük olasılıkla o da özleyerek geri döner. Ama bu dönüş ‘kesin dönüş’ değildir. Sadece özlem gidermeyi amaçlar. Zaten gidiş sebebi ortadan kalkmamıştır. Böyle bir ilişki sizin acınızı katlamaktan başka bir işe yaramaz.
7- SEKS AMACIYLA BAŞLAYAN İLİŞKİ
Adı üstünde, amaç belli. Böyle bir ilişkiyi sonradan ‘düzenli’ bir ilişkiye çevirmek neredeyse imkansızdır. Çünkü zaten en azından taraflardan biri ‘sevgili’ olmak istemediği için işi sadece seks ilişkisi düzeyinde tutar. Ayrıca mükemmel seks bir insanı elde tutmaya yetmez. Bir süre yaşanır ama sonra seks arayan insan başka bedenleri tercih etmeye başlar.
8) MADDİ ÇIKAR İÇİN BAŞLAYAN İLİŞKİ
Biriyle sırf parası var diye, size hediyeler alıyor diye, güzel yerlere götürüyor diye ilişkiye girmek akıl karı değil. Karşınızdaki insanın saygısını asla kazanamayacağınız gibi, kendinize olan saygınızı yitirirsiniz. Böyle bir ilişkide sizin istekleriniz değil, onun istekleri geçerlidir. Ve bir gün o isteklerden birini yerine getirmezseniz kapı önüne konulursunuz.
9) YAZ EĞLENCESİNDE BAŞLAYAN İLİŞKİ
Yaz aşklarını abartmakta üstümüze yok. Bu tür ilişkiler tatil yerinde başlamalı ve orada bitmeli. Bunu böyle kabul ettiğimiz sürece sorun yok. Ama taraflardan biri ‘devam etsin’ ısrarındaysa, diğeri de ‘hayır, bitsin’ kararındaysa durum vahim hale geliyor. Zorlamayla devam eden bir ilişkinin ömrü maalesef uzun olmaz.
10- SÜREKLİ KAVGANIN OLDUĞU İLİŞKİ
Aslında siz daha ilk kavganızda ayrıldınız da haberiniz yok. Bu kavgaların her seferinde ilişkinizden bir parçayı kopardığını bilmelisiniz. Çünkü kavga aranızdaki saygıyı yok eder. Saygının yok olması sevgiyi de çürütür. Kavgalarınızın sebebi hep aynıdır ve hiç sonuca ulaşmaz. Çünkü aslında siz ‘kişilik’ çatışması yaşarsınız. Bunu aşmak da mümkün değildir.
İNANMAYACAKSINIZ AMA EVLİLİĞİN FAYDALARI VAR
- Evlilik, kadınların kendilerine birey olarak güvenlerini artırıyor. Bir eş tarafından kabul edilmek, kadına psikolojik güvence sağlıyor.
- Evlilerin yaşam süreleri bekarlara göre daha uzun.
- Evlilik yaşamı, kalp krizi riskini azaltıcı bir unsur olarak rol oynuyor. Amerikan Kalp Derneği’ne göre, evli kadınlarda kalp krizi riski, bekar ya da dullara göre yüzde 46 daha az.
- Evli insanlar genelde daha sağlıklı oluyorlar. Hastalık zamanlarında yanında bir eşin bulunması psikolojik olarak sağlığı iyi etkiliyor.
- Evli olanlar, daha az alkol tüketiyor ve fiziksel sağlıklarına daha fazla özen gösteriyor.
- Evliler daha fazla seks yapıyor ve daha çok tatmin oluyor. Bu da hem ruhsal hem de fiziksel açıdan sağlıklı bireyler olarak hayatlarını sürdürmelerine olanak sağlıyor.
ALDATMANIN DA ZARARLARI VAR
- İtalya’daki Floransa Üniversitesi’nin araştırmasına göre eşini aldatan erkekler suçluluk duygusu nedeniyle sürekli bir stres halinde yaşıyor. Bu da çeşitli hastalıklara davetiye çıkarıyor.
- Özellikle kendisinden genç bir kadınla yasak ilişki yaşayan bir erkeğin seks sırasında kalp krizi geçirme olasılığı eşiyle seks yapan bir erkeğe göre çok daha fazla.
- Böyle bir ilişkiden önce aşırı alkol ya da yiyecek tüketilmesi de kalp ve damar hastalıklarını tetikliyor.
- Aldatmayla başlayan suçluluk duygusu erken boşalmaya da neden olabiliyor.
(21.10.2012 tarihli Posta Karnaval'dan alınmıştır.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder