10 Temmuz 2013 Çarşamba

Aşil ve İlk Troya Seferi

Aşil ve İlk Troya Seferi
 Helen Paris tarafından Troya’ya getirilince Yunanistan’dan bir heyet gelir ve Helen’i ister [1]. Priamos tarafından reddedilince geri dönerler.
Agamemnon kardeşine endişelenmemesini söyler ve Helen’in düğününde edilen yemini hatırlatarak, bütün kralları Troya üzerine çıkılacak olan sefere çağırır. Krallar seferden uzak durmak isteseler de, bir kısmının gelmeye razı olması, diğerlerini yeminlerini tutmaya zorlamak için bahane olur.
Bir kahinin, Troya savaşının çok uzun süreceğini söylemesi üzerine, yeni çocuk sahibi olan Odysseus, sefere gitmemek için deli numarası yapmaya karar verir. Kendisini almaya geldiklerinde, bir tarlaya tuz ekerek onları deli olduğuna inandırmaya çalışır. Palamedes, onun numara yaptığına inandığı için sabanın önüne çocuğunu atar. Çocuğunu ezmemek için duran Odysseus’un hilesi ortaya çıkar ve diğer krallarla birlikte sefere çıkmak zorunda kalır.
Ordu hemen hemen hazırdır ama küçük bir problem vardır. Kahinlerin dediğine göre eğer Aşil gelmezse, Troya alınamayacaktır. Aşil’i sefer için zorlamaya imkan yoktur çünkü Aşil, Helen’in taliplileri arasında değildir. Bununla birlikte Aşil olayların göbeğindedir. Çünkü Olympos’ta yapılan düğün töreni, onun annesi Thetis ve Mirmodon’ların kralı Peleus için yapılan törendir.
Thetis üstün oğul doğurma kehanetini bilmekte, Olimpos tanrılarına öfke duymaktadır. Kendilerini korumak için, Thetis’i layık olmadığı bir ölümlüyle evlendirmişlerdir. Thetis yine de oğlu için bir şeyler yapmak niyetindedir. Onu ölülerin dünyasında akan Styx nehrinin sularında yıkar. Böylece vücudu silah işlemez hale gelecektir.[2] Nehir çok hızlı aktığı için Aşil’i topuğundan tutmak zorunda kalır. Böylece Aşil’in topuğu onun öldürücü yarayı alabileceği tek yer haline gelir.
Aşil, eğitimi için bilge sentor[3] Kherion’un yanına verilir. Aşil biraz büyüyünce Kherion ona hekimliği, kargı atmasını, dövüşmesini, araba sürmesini, hızlı koşmayı, araba sürmeyi, saz çalıp ezgi söylemeyi, güzel konuşmasını öğretir.

Savaş için toplanılmaya başlandığında, Troya’nın Aşil’siz alınamayacağı kehanetini duyan Thetis oğlunu kaçırır ve Skiros’ta gizler.
Odysseus Aşil’in, Kral Likomedes’in sarayında, kız kılığına girerek gizlendiğini öğrenmiştir. Diomedes ile birlikte satıcı kılığında saraya gider ve getirdiklerini kadınların beğenisine sunarlar. Kumaş ve mücevherlerin arasında, altın bir kılıç da vardır. Aşil kılıca bakmak için uzanınca Odysseus onun Aşil olduğunu anlar.
Aşil’in de Troya seferine katılacağını duyan Thetis oğlunu görmeye gider. Çünkü eğer oğlu savaşa giderse Apollon’un oğlunu öldürecek ve orada ölecektir. Aşil gitmeyip, ardında bir iz bırakmadan öleceğine, kısa yaşayıp, asırlar boyu hatırlanmayı yeğlediğini söyler.
“İki ayrı kader götürecek beni ölüme: Burada kalır, savaşırsam Troya çevresinde, tükenmez bir ün var, dönüş yok. Dönersem yurduma, sevgili baba toprağına, ünüm olmasa da çok yaşayacağım, ölüm öyle çabucak gelip çatmayacak.”
Onu sefere gitmekten vazgeçiremeyeceğini anlayan Thetis, hiç olmazsa biraz daha güvende olabilmesi için Hefaistos’a giderek oğlu için bir zırh ve kalkan yaptırır.
Ordu sefere çıkmak için ilk olarak Aulis’de toplanılır. Seferin uzun olacağını rivayet eden bir çok kahin vardır. Kalkhas’dan Apollo’ya danışması istenir. Kalkhas sunular yapar. Sunaktan çıkan bir yılan, yakındaki bir ağaca yönelir. Buradaki anne serçe ve 9 yavrusunu yedikten sonra taş olur. Kalkhas seferin 10 yıl süreceğini, dokuz yıl savaşılacağını ve onuncu yılda İlyon şehrinin düşeceğini söyler.
Akhalar denizcilikte pek de ileri olmadıklarından, Troya’ya giden yolu bilmemektedirler. Bu yüzden donanma, yolunu şaşırarak Misia’ya gelir. Burada Herkül’ün oğlu Telephus’la karşılaşırlar. Aşil’le dövüşen Telephus yaralanır ve kaçar.
Akha donanması yanlış yerde karaya çıktığını anlamıştır. Denize açılırlar ama bir fırtına onları dağıtır. Filo geri döner. Bu sırada Aşil Skiros’a dönerek Likomedes’in sarayında saklanırken hamile bıraktığı Deidamya ile evlenir.
Filo ikinci kere Aulis’te toplanacaktır. Telephus bir türlü iyileşmeyen yarasına çare bulmak için Aulis’e gider. Dilenci kılığında Agamemnon’un karşısına çıkarak yarasına çare bulmayı diler[4] Sonunda gerçeği açıklamak zorunda kalır. Yarasını iyileştirmeleri karşılığında Troya’ya giden yolu tarif etmeyi kabul eder.
Kahinler alınan yaranın sadece yarayı verenle iyileştirilebileceğini belirtirler. Aşil’e gidilir ama Aşil, Telephus’un derdinin çaresinin ne olduğunu bilmediğini söyler. Kherion’dan aldığı bilgiler arasında böyle bir yara için gereken çare yoktur. Odysseus kehaneti çözmüştür. Mızrağın bir kırıntısının yaraya konulmasını ister. Yara hızla iyileşir ve Telephus onları Troya’ya götüreceğine söz verir.

http://diflek.com/1235/troya-5-asil-ve-ilk-troya-seferi/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder