KISACA ALEVİLİK / MAZLUM PİR HAK
KISACA ALEVİLİK NEDİR?
Aleviler ve Alevilik
Aleviler özelikle Türkiye,
İran,Irak, Suriye, Bulgaristan, Yunanistan, Arnavutluk, Azerbaycan da eskiden
beri varlılarını korumaktadırlar. Özellikle son yarım yüzyılda değişik
nedenlerden dolayı çok sayıda Alevi başta Avrupa ülkeleri olmak üzere Kanada,
Amerika, Avusturalya ve dünyanın bir çok ülkesine yerleşmişlerdir. Buralarda
örgütlenmiş ve hatta bazı ülkeler Türkiyenin aksine Aleviliği resmen tanımış
okul kitaplarında eğitimleri bile verilmektedir. Yaklaşık 20 milyonluk bir
nüfusla, Türk, Kürt, Zaza, Arap, Romen ve diğer halklardan oluşan Aleviler
Türkiye nüfusunun üçte birini oluşturmaktadır. Aleviler, inanç, yaşam şekli ve
kültürleriyle, Türkiye nüfusunun diğer kesiminden önemli oranda
farklıdırlar.
Alevilik Nedir?
Alevilik
inanç, kültür ve toplumsal yaşamı kapsayan bir öğreti, kendine özgü bir
inançtır. Aleviler öğreti ve inançlarını Hak-Muhammed-Ali, Hünkar Bektaş Veli
kamili insanlık yolu, kısaca ‘YOL' olarak tanımlarlar.
Alevi inancın temel
ilke ve ikrarnamasi: Eline Diline Beline (EDEBe) sahip olmaktır.
Alevilikte Tanrı İnancı
Aleviler insan ve doğanın
uzaydaki tüm varlıkların birliğine, (Vahdeti-Mevcut = varlığın birliği) aynı
kaynaktan oluştuğu düşüncesine ve tanrının (Hakk'ın) bunların toplamı olduğuna
ve tanrının, alemde en mükemmel varlık olan insanın özünde olduğuna
inanırlar.
Alevi Öğretisinden Bazı Deyimler
Her ne arar isen kendinde ara. - Benim Kabem insandır. - Okunacak
en büyük kitap insandır. - İlimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır. - Bilim
bizim yolumuzdur. Sevgi bizim dinimizidir, başka dine inanmayız. - Kendine
yapılmasını istemediğini başkasına yapma. - Enel-Hak - Bu deyimlerden de
anlaşılacağı üzere, Alevi öğretisinde (inancında) insan, bilim ve sevginin çok
önemli bir yeri vardır.
Aleviliğin Kültürel Boyutu
Müzik, semah, deyiş/şiir ve her türlü sanatı kapsar. Alevilerde
özelikle deyiş ve semah duygu ve düşünceleri yaymak dile getirmek için bir araç
olarak kullanılır, aynı zamanda bir tür ibadettir.
Aleviliğin Toplumsal Boyutu
Alevi toplumunda, zor
yoktur, her şey, gönüllülük (rıza) üzerine kurulmuştur. Alevilerin toplumsal
ütopyası, özlediği toplumsal düzen: Yarin yanağından gayri her şeyin
paylaşıldığı, insanları ezmeden ezilmeden mutlu yaşadığı bir düzendir.
Alevi Öğretisi
Doğada olduğu gibi, her
şeyin değiştiği ilkesinden hareket eder. Kurallar, sınırlar ve yasaklar topluluk
tarafından konulur ve kaldırılabilir. Alevi toplumunda 72 millete bir bakılır,
toplumda herkes (ırk, milliyet, cinsiyet (kadın-erkek), eşit, aynı hak ve
sorumluluklara sahip olmalıdır.. Aleviler tüm dinlerin temel/öz buyruklarına
saygı duyarlar. Irkçılığın, milliyetçiliğin, fanatikliğin Alevi felsefesinde
yeri yoktur.
‘ALEVİ' Kelimesi
Alevi
kelimesinin çeşitli sembolik anlamları vardır: Felsefî anlamda alevi kelimesi;
her şeyin ‘alevi' öz kaynağı, ‘nur' kutsal yaratıcı güce bağlanır. Doğada her
şeyi hareket ettiren enerji ve canlılarda yasam gücü olarak kabul edilen
aşk/sevgiye bağlanır. Diğer inançsal ve toplumsal yönüyle de; İslam peygamberi
Hz.Muhammed'in amcaoğlu ve damadı Hz. Ali'ye bağlanır. İslam'ın o zaman ki Arap
toplumunda ki hakim güçlere karşı ortaya çıkmasında büyük emeği geçen fakat,
İslam dini iktidar olduktan sonra ailece, (Eehli-Beyt olarak) haksızlık ve zulme
maruz kalıp katledilen Hz. Ali ve yandaşlarına sevgi ve düşüncesine bağlılığı
simgeler.
Ayrıca aleviler tarihin değişik dönemlerinde, IŞIK TAİFESİ,
IŞIKLAR, KIZILBAŞ vb isimlerle de isimlendirilmişlerdir.
Alevilik ve İslam
Aleviler bütün dinlerin olduğu
gibi, İslam'ında temel/öz buyruğuna inanırlar. Fakat oruç, namaz, haç vb. gibi
ibadet ve birçok yüzeysel kural ve Kuran yorumlarına uymazlar. Ayrıca Aleviliğin
temel inanç ve ibadet kurumu olan CEM ve cemde olan hiç bir uygulama bilinen
Sünni İslam ve Şii İslam kuralları içinde görünmemektedir.
Alevilerin orucu
12 İmam Yas-I Matem ve Hızır orucudur.
Alevilik
öğretisi (4 Kapı - 40 Makam)
Alevilik öğretisi, 4 kapı-40 Makam
üzerine kurulmuştur. Sırayla Şeriat, Tarikat, Marifet, Hakikat, olarak
isimlendirilen 4 Kapı, yine sırayla; Yasa - yol - eylem - Hakikat anlamındadır.
Bu 4 kapı, uzayda bulunan ve her zaman hareket hainde olan 4 ana maddeye hava,
ateş (enerji) su, toprağa ve bunları da CAN'a bağlanir. Buna 5 unsur denir.
Burada hareket ettirici güç ateş/enerjidir. ‘Her şeyin bir yüzü, bin özü vardır'
önemli olan bu özleri bilmek öğrenmektir.
40 Makam
İlk makamı iman (inanmaktır): ‘İnanmak akıl, mantık, bilim
üzeredir, akla mantığa sığana kalbinden sahip çık' ve ‘İlimden gidilmeyen yolun
sonu karanlıktır' diyor yol önderlerimiz. Kırkıncı son makam ise: Kamili-insan,
Enel-Hak olmak (Kişinin Hakk ile bütünleşmesi, bilgi ve olgunluğa ulaşma)
makamıdır. Sır kapısının açılmasıdır. Her şey ayan beyan ortadadır. Kısaca
insan, bilim ve sevgi yolundan 4 kapı-40 makamdan geçerek (Hakk'a) tanrısal bir
olgunluğa ve sırra ulaşabilir.
Aleviler Tarih Boyu
Ezilmişler
Aleviler tarih boyu, hakim güçlerin baskı sömürü
sistemlerine karşı (inançsal, kültürel ve politik) yönden tutum sahibi
olmuşlardır.. Aleviler inançları yüzünden, yüzyıllarca iktidarlar, cahil
kitleler ve fanatik dinciler tarafından baskı altında tutulmuş, katliamlara
maruz kalmıştır. Sadece Sünni İslam değil yer yer örneğin Baba İshak
ayaklanmasında Bizans imparatorluğu ile Anadolu Selçukluları birlikte hareket
etmiş ortak katliamlar yapmışlardır. Buna karşı Aleviler örneğin Osmanlılar
döneminde 200"ün üzerinde halk ayaklanmasına öncülük etmiştir. Alevilere ve
aydın lâik insanlara yönelik bu iktidar destekli, fanatik-gerici saldırılar
günümüze kadar devam etmiştir.
Alevilikte Semah ve
Cem
Semah Alevilerin geleneksel ‘dansıdır', bir çeşit ibadet
biçimidir. Semah kelimesi; gökyüzü/uzay, insanın, varlığın dönüşümünü müzik ve
sözle öğrenme anlamına gelir. Ayrıca evrende ki her şeyin hareket ettiğini, bir
dönüşümden geçtiğini sembolize eder. Semahta insan duygusal bir dünyada
uzayı/alemi dolanıp, aradığını yine kendinde bulması sergilenir. Semah normal
olarak Alevilerin CEM dedikleri özel toplantılarında dönülür.
Alevilikte CEM
CEM ‘birlik' demektir. Burada ki
birlik hem insanin kendini bilmesi, toplumsal dayanışma, alemdeki varlıkların
birliğini kapsar. Cem'de tüm üyeler kendilerini görgüye/ toplum içinde sorguya
(dara) çektirirler. Bu yönüyle Cem, bir tür halk mahkemesidir.
Alevilerin
kişisel sabit, belirli, yer ve zamanda yapılan ibadet şekilleri yoktur. Önemli
olan her an (ibadetli) iyi insan olmaya çalışmaktır.
Aleviliğin en önemli
kurumlarının ve ibadetlerinin basında Cem gelir ve topluluk istediği zaman,
uygun herhangi bir yerde yapılabilir.
Cem in kaynağı KIRKLAR MECLİSİ (CEMi)
inancına dayanır.. 19 Kadın, 21 erkeğin ve Hz. Ali'nin de olduğu bu
Ceme/meclise, Hz. Muhammed Peygamber olarak değil, Hadümül-fukara, fakirlerin
hizmetçisi olarak girebilmiştir.. Hizmet Alevilikte en önemli unsurlardan
biridir, yola hizmet için girilir, halka hizmet, hakka hizmet olarak kabul
edilir..
Bir kaç çeşit Cem vardır. Fakat hepsinin gündeminde, 12 hizmet
vardır. 12 hizmetin; sosyal, kültürel, politik, ahlâksal, pratik ve inançsal
anlamları vardır. Cem'de kadın erkek, yaşlı, çocuk eşit sayılır, herkes
birbirine CAN veya bacı kardeş diye hitap eder.
Alevilikte Semah ve Sembolik Anlamları
Semah
normalde Cem'de dönülür (dönmek hiçbir şeyin durmadığını ölmediğini hareket edip
değiştiğini sembolize der. Başka yerlerde düğün, eğlencelerde vs. semah
dönülmesi uygun değildir.
Çok sayıda semah çeşidi vardır, hepsi için geçerli
olan, ağır tempoyla baslar, hızlanır ve yavaşlayarak durur. Duyguların/ruhun
uçuş ve geri dönüsünü sembolize eder.
Cemde ve Semah dönülürken normalde
çırağ/mum yakılır. Bu ışık, bütün alemi hareket ettiren/yaratan ilâhî NUR olarak
kabul edilir. Ayrıca alevi/enerjiyi, bilim ve sevgiyi-aşkı sembolize
eder.
Semahta kadın ve erkek şarttır, bununda birlik, eşitlik, yaradılış,
sevgi, karşıtların birliği gibi çok derin anlamları vardır.
Semah yalın ayak
dönülür, duygular dünyasında uçulsa da gerçeğe, doğaya/toprağa bağlılığı
sembolize eder.
Semah günlük, fakat temiz elbiseyle dönülebilir, bazı
semahlar dışında özel elbise gerekmez. Genelde bele, kendini kontrol etmeyi
(Eline Diline Beline sahip olmayı) ve sevdiğine (yola) bağlılığı sembolize eden
bir kuşak (kemerbest) bağlanır.
Bazı semahlarda avuçlar yer ve gökyüzüne
döndürülür, yerle gök arasında (1. kapı hava ve 4 kapı toprak / tanrı ve insan)
arasında bağ kurulur.
Gözler genellikle el/avuç içine bakar, bu da aynada
kendini (insanda tanrıyı) görmeyi, sembolize eder. (Aynayı tuttum yüzüme Ali
göründü gözüme. Nazar eyledim özüme Ali göründü gözüme)
Semahta kalbe, (döşe)
götürülen eller, Alevilerin bir tür selamıdır. İçten ve kalpten sevgi ve yola
bağlılığı sembolize eder.
Bazı semahlarda eller dairenin dışından içine
uzatılır. Bu Haktan, hakkıyla, helâl alıp, halkla ‘yarin yanağından gayrisini
paylaşmayı' sembolize eder.
Bazı semahlardaki figürlerde doğadaki canlı
varlıkların (hayvanların, bitkilerin) özeliklerini, emek, sevgi, birlik vb.
çeşitli konuları sembolize eder.
kaynak: www.uryanhizir.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder