Yaşlanma ve Sigaranın Olumsuz Etkileri
Bütün canlılar doğar-büyür-yaşlanır ve ölürler. Yaşlanma insan yaşamının bir bölümüdür ve doğal bir olgudur. Yaşamın erken dönemlerinde, bebeklik ve çocukluk dönemlerinde başlıca solunum yolları enfeksiyonları olmak üzere çeşitli hastalıklar sık olarak görülür. Bebeklik ve çocukluk dönemini geçiren kişiler ergenlik ve gençlik yıllarını yaşadıkları dönemde sağlık sorunları ile fazla karşılaşmazlar. Bu dönem yaşamın en sağlıklı geçen yıllarıdır. Ancak yaş ilerledikçe, geçen zamanla birlikte organizmada bir takım değişiklikler olmaya başlar. Bu değişiklikler belirli bir düzeye kadar olduğunda yaşamı fazlaca etkilemez, yani kabul edilebilir düzeydedir.
Zaman ilerledikçe bu değişiklikler daha
ilerleyebilir ve yaşamı etkilemeye başlar, yani bazı hastalıklar ortaya çıkar.
Bütün bu değişiklikler sigara içenlerde daha erken olarak meydana gelir. Erken
çocukluk ve ergenlik dönemlerinde sigaraya bağlı önemli sağlık sorunları fazla
görülmezken, yaş ilerledikçe sigaranın neden olduğu çeşitli sağlık sorunları
ortaya çıkmaya başlar. Sigara içilmesi her şeyden önce insanların erken olarak
yaşlı görünümde olmalarına yol açar. Sigara dumanı içinde bulunan ve sayıları
4000 dolayında olarak ifade edilen çeşitli maddeler vücut metabolizmasını
olumsuz etkiler, böylece organizmada çeşitli sağlık sorunlarının görülmesi
başlar. İnsan vücusunda sayısız hücreler bulunur. Bu hücreler bir araya gelerek
dokuları, dokular da organları oluşturur. Değişik organlarda bulunan hücreler
zaman içinde ölür ve yerine yeni hücreler oluşur. Bu şekilde vücuttaki organlar
sürekli olarak yenilenir. Bu planlı hücre ölümü ve yenilenmesi olayı “apoptozis”
olarak bilinir. İlerleyen yaşla birlikte organlarda bazı değişiklikler de
meydana gelir. Bu değişiklikler belirli sınırlar içinde kaldığı sürece yaşın
gereği olarak beklenen değişikliklerdir. Ancak bazı durumlarda değişiklikler
beklenen ve kabul edilebilecek sınırların ötesine geçer. Bu zaman da hastalıklar
ortaya çıkar.
Yaşlılıkta Sık Görülen Sağlık Sorunlarının Sigara İle
İlişkisi
Yaşlanan bireylerde bir takım sağlık sorunları
sık olarak görülür. Bu sağlık sorunları çoğunlukla kronik ve dejeneratif
hastalıklardır. Bunun sonucu olarak da yaşlanan toplumlarda kronik ve
dejeneratif hastalıklar toplumun önde gelen sorunları arasında yer alır. Kronik
ve dejeneratif hastalıkların meydana gelmesinde bazı genetik ve bireysel
özelliklerin rolü olmakla birlikte, çevresel etmenler ve bireyin yaşam biçimi de
bu anlamda önem taşır. Bunlar arasında beslenme alışkanlığı, fizik aktivite ve
egzersiz yapma, meslek gibi faktörler sayılabilir. Ancak sayılan faktörlerden
daha önemli olmak üzere bu hastalıkların ortaya çıkmasında sigara içilmesinin
önemli etkisi vardır. Yaşlanma ile birlikte sıklığı artan başlıca hastalıklar ve
bu hastalıkların ortaya çıkmasında sigaranın rolü şu şekildedir:
Koroner kalp hastalıkları:
Yaşlılardaki hastalık ve ölüm nedenleri arasında ilk sırada gelen
hastalıklardır. Toplumda koroner kalp hastalığı nedeniyle olan bütün ölümlerin
dörtte üçü yaşlılardır. Hastalığın başlıca belirtisi olan göğüs ağrısı yakınması
da yaşlılarda genellikle olmadığından, hastaların önemli bir bölümünde hastalık
gizli kalabilir. Öte yandan yaşlılarda koroner kalp hastalığının tedavisi
bakımından da güçlükler vardır. Yaşlıda bazı müdahelelerin yapılması zordur, bu
müdahelere bağlı komplikasyonlar da yaşlılarda daha fazla sorun yaratabilir. Bir
çalışmada kalp anjiyografisi sırasında enfarktüs geçirme, ani ölüm ve nörolojik
komplikasyanların yaşlılarda daha fazla ortaya çıktığı bulunmuştur. Öte yandan
yaşlıda ilaç kullanımının da güçlükleri vardır, kullanılan ilaçların yan
etkileri yaşlılarda daha sık olabilir. Koroner kalp hastalığının meydana
gelmesinde de başlıca etkenlerden birisi sigaradır. Sigara dışında yüksek kan
kolesterol düzeyi, hipertansiyon, şişmanlık, stres gibi bazı faktörer de bu
hastalığın oluşunda rol oynarlar. Ancak sayılan faktörlerden herhangi birisinin
varlığında sigara içilmesi, hastalık riskini daha da artırmaktadır.
Hipertansiyon: Yaşlıanma ile
birlikte artan sağlık sorunlarından birisi de hipertansiyondur. Genç yaşlarda
seyrek olan hipertansiyon 45 yaşın üzerinde her 5 kişiden birisinin sorunudur.
Yaş daha ilerlediğine, örneğin 65 yaşın üzerindeki grupta ise iki kişiden
birisinin tansiyonu yüksektir. Hipertansiyon oluşunda sigaranın rolü olduğu
tartışmalıdır, ancak sigara, hipertansiyonla birlikte olduğunda örneğin koroner
kalp hastalığı bakımından daha fazla risk yaratmaktadır. Koroner kalp hastalığı
için hipertansiyon ve sigara birbirinden bağımsız olarak risk yaratırlar. Tek
başına hipertansiyon veya tek başına sigara içilmesi durumunda koroner kalp
hastalığı riski 2 katı kadar fazla olur. Ancak bu iki faktör birlikte
bulunduğunda hastalığın risk 5 ile 10 kat fazla olmaktadır. Görüldüğü gibi
tansiyonu yüksek olan kişiler bir de sigara içiyorlarda koroner kalp hastalıpına
yakalanma olasılıkları çok yükselmektedir.
Kanser: Kanser görülme
sıklığının ve kanser nedeni ile olan ölümlerin yaşlanma ile birlikte arttığı
bilinmektedir. Yaşlı insanlarda kanser daha fazla görülür. İnsanlardaki
kanserlerin en az 10 tanesinin meydana gelmesinde de sigara önemli rol oynar. Bu
kanserlerin başında akciğer kanseri gelmektedir. Bütün akciğer kanseri
olgularının yüzde 85-90 kadarı sigara nedeniyle meydana gelir. Akciğer kanseri
dışında gırtlak kanseri, ağız boşluğu, yutak, yemek borusu, mide, kalın barsak,
pankreas, mesane ve kadınlarda da meme ve rahim kanserinin oluşunda sigaranın
rolü vardır. İnsanlardaki bütün kanserlerin yaklaşık olarak üçte birinden sigara
sorumlu tutulmaktadır. Ülkemizde her yıl 120 bin dolayında kişinin kansere
yakalandığı bilindiğine göre her yıl 40 bin dolayında kişinin sigara yüzünden
kansere yakalandığı ifade edilebilir.
Kronik akciğer hastalıkları:
Yaşlanma ile birlikte vücuttaki en belirgin değişiklerin görüldüğü organlardan
birisi akciğer ve solunum sistemidir. Yaşın ilerlemesi ile birlikte egzersiz
kapasitesinde, akciğerlerde oksijen-karbon dioksit değişim kapasitesinde önemli
azalmalar meydana gelir. Bu fonksiyonel değişikliklerin yanı sıra vücudun
bağışıklık sisteminin işlevinde de gerileme olur ve bu durum yaşlılarda
enfeksiyonlara, özellikle de alt solunum yolları enfeksiyonlarına eğilimi
artırır.
Bunun dışında yaşlılarda sık olarak görülen
kronik obstrüktif akciğer hastalığı da enfeksiyonların kolay yerleşmesi
bakımından zemin hazırlar. Özellikle kronik obstrüktif akciğer hastalıklarının
meydana gelmesinde sigara içilmesinin başıca bir risk faktörü olduğu öteden beri
bilinmektedir. Sigara etkisi ile akciğerlerdeki koruyucu özellikler bozulur,
hava yollarındaki salgı kapasitesi artar. Bunun sonucu olarak da solunum
yollarında tahribat meydana gelir. Sigara dumanı bronş duvarındaki düz kasların
kasılmasına yol açrak hava yolu direncinin artmasına neden olur. Ayrıca duman
içindeki çeşitli faktörlerin etkisi ile hava yollarının duvarlarında bulunan
salgı bezleri daha fazla salgı yapar hale gelirler, böylelikle bronşların duvarı
kalınlaşır. Hava yolu direncinin artması ve bronş duvarının kalınlaşması nedeni
ile hava yollarından hava geçişi güçleşir. Bütün bu anatomik ve fonksiyonel
değişmeler sonucunda zaman içinde kronik akciğer hastalığı tablosu gelişir.
Nöro-psikiatrik sorunlar:
Yaşlılıkta görülme sıklığı artan sorunlar arasında nörolojik hastalıklar da
önemli yer tutar. Beyin damarlarında meydana gelen değişiklikler sonucu beynin
kanlanması azalır, damarlarda tıkanma veya kanamalar olabilir. Beyin kanamaları,
inme (felç) durumları yaşlılardaki ölüm nedenleri arasında en sık olanlardan
birisidir. Bu hastalıkların oluşunda sigara içilmesi önemli rol oynamaktadır.
Yaşlanmaya paralel olarak artan bir tablo da Alzheimer hastalığıdır. Önceleri
sigara içmenin bu hastalık bakımından koruyucu rol oynadığı şeklinde bilgiler
yayılmışsa da geniş kapsamlı ve uzun süreli izleme çalışmalarında sigaranın
herhangi koruyucu etkisi olmadığı, hatta eğer bir etki varsa bunun olumsuz yönde
olduğu bilgisi ortaya konmuştur. Algılama fonksiyonlarında yaşlanma ile ortaya
çıkan kayıpların da sigara içenlerde daha fazla olduğu bulunmuştur.
Osteoporoz: Postmenopozal
dönemdeki kadınların sık karşılaştıkları sorunlardan birisi osteoporozdur.
Osteoporoz gelişmesinde beslenme alışkanlığı, fizik aktivite, alkol kullanımı
gibi değişik faktörlerin yanı sıra sigara içmek de etkilidir. Sigara içen
kadınlarda osteoporoz sıklığının daha fazla olduğu araştırmalarla ortaya
konuştur.
Şeker hastalığı (Diyabetes
mellitus): Yetişkin tipi (Tip II) diyabetes mellitus da yaşlılıkta
olasılığı artan sağlık sorunlarındandır. Diyabetin meydana gelmesi bakımından
sigaranın bir etkisi bilinmemektedir. Ancak diyabetin genelde damar yapısını
bozan bir hastalık olduğu öteden beri bilinmektedir. sigara içilmesi de
damarlarda bozukluğa yol açan başlıca faktörlerden birisidir. O halde şeker
hastalığı olan bir kimsenin aynı zamanda sigara içmesi damar bozukluklarını
artıracaktır. Bu nedenle şeker hastalarının sigara kullanımından özellikle
kaçınmaları çok önemlidir.
Ağız ve diş sağlığı sorunları:
Diş ve diş eti ile ilgili sorunların, özellikle de diş eti ile ilgili
hastalıkların sigara içenlerde daha sık olduğu bilinmektedir. Yaşlanma ile
birlikte ortaya çıkabilecek değişikliklerin, sigara etkisi ile daha fazla
olacağı dikkate alınmalıdır.
Diğer sağlık sorunları: Yaşlanan
organizmada sayılan hastalıklar dışında da bazı sağlık sorunlarının ortaya
çıkması beklenir. Bu sorunların bir kısmında vücudun kan dolaşımının bozulması
ve yetersiz kalması rol oynamaktadır. Örneğin derinin yeterince kan alamaması
sonucunda sigara içenlerde deri kırışıklıkları daha erken yaşlarda başlar, deri
yaşlı bir görünüm alır. Sigara içilmesi damar bozukluğunun (arterioskleroz)
meydana gelmesi bakımından önemli bir faktördür. Bu yüzden sigara içen kişilerde
kan dolaşımı yetersizliğine bağlı sorunların daha fazla olması beklenir. Bunlar
arasında derinin yaşlı görünüm kazanmasının yanı sıra, deri enfeksiyonları,
vücudun uç kısımlarında, özellikle ayak parmaklarında dolaşım bozukluğuna bağlı
sorunlar sayılabilir. Ayrıca yaşlıların soğuk havada daha çok üşümesi kan
dolaşımındaki yetersizliğe bağlıdır. Barsaklardaki kan dolaşımı azlığı nedeniyle
besinlerin emilimi güçleşir ve beslenme bozukluğu ortaya çıkar.
Sağlıklı Yaşlanma İçin Sigara İçilmemelidir
Yaşlanma ile meydana gelen değişikliklerin
önlenmesi amacı ile “sağlıklı yaşam” ilkelerinin uygulanması gereklidir. Bu
ilkeler sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz yapma ve sigara içmeme olmak üzere
üç ana başlık altında özetlenebilir. Yaşlanmanın kaçınılmaz bir süreç olmasına
karşılık sağlıklı yaşam ilkeleri ve bu arada sigara içilmesi kontrol edilebilir,
korunulabilir ve değiştirilebilir bir durumdur. Sigaranın yaşlılıkla birlikte
gelişen pek çok sağlık sağlık sorununda artırıcı rol oynadığı dikkate
alındığında, sigara içiminin kontrol edilmesinin gerekli olduğu ortaya çıkar. Bu
amaçla bir yandan sigara alışkanlığının edinilmemesi için çaba gösterilirken,
diğer taraftan da sigara içenlerin bu alışkanlıktan kurtulmalarına yardımcı
olacak uygulamalar yapılmalıdır. Hatta başkalarının içtiği sigaradan pasif
olarak etkilenenlerin de korunması gereklidir. Böylelikle yaşlanma süreci
üzerinde olumsuz etkisi olan sigara kullanımının toplumsal düzeyde kontrol
edilmesi bakımından birbirini tamamlayan üç yaklaşım ortaya çıkmaktadır:
Sigaraya başlamanın önlenmesi:
Sigara içmek insanların sonradan edindikleri bir davranıştır. Çalışmalar
sigaraya başlama yaşının 13 yıl dolayında olduğunu göstermektedir. Bu durumda
sigaraya başlamanın önüne geçmek için özellikle çocuklara yönelik programların
uygulanması gereklidir. Bunlar arasında sigara reklamlarının yasaklanması,
sigara içilebilecek yerlerin azaltılması, çocuklara sigara satışının
yasaklanması, otomatik sigara makinaları (vending machine) ile sigara satışı
yapılmaması, sigaranın zararları konusunda eğitim yapılması gibi uygulamalar
sayılabilir.
Sigara içenlerin vazgeçmelerine yardım
edilmesi: Halen dünyada 1.3 milyar sigara içen kişi vardır. Türkiye’de
de 17-18 milyon kişi sigara içmektedir. Sigara içmeyenlerin bu alışkanlığı hiç
edinmemeleri için çaba gösterilmesi önemlidir, ancak sigara içenlerin yarısının
sigaraya bağlı bir nedenle ve sigara içmeyenlere göre ortalama olarak 20 yıl
daha erken öldükleri bilinmektedir. Bu kişilerin sigarayı terketmeleri durumunda
sigaraya bağlı sağlık sorunlarının azaldığı da bilinmektedir. Bu nedenle bu
yönde çaba gösterilmesi gerekmektedir. Sigara içenlerin bu alışkanlıktan
vazgeçmeleri bakımından en önemli yaklaşım eğitim olmalıdır. Sigaranın zararları
ve sigarayı bırakmanın yararları (öncelikle sağlık yönünden ve ekonomik yönden)
anlatılmalıdır. Ayrıca sağlık personelinin bu yöndeki uyarılarının da yarar
sağladığı bilinmektedir. Toplu olarak bulunulan yerlerde sigara içiminin
kısıtlanması ve böylelikle sigara içilebilecek yerlerin azaltılması da bu
bakımdan yararlıdır.
Sigara dumanından pasif etkilenenlerin
korunması: Kendileri sigara içmediği halde çevrede bulunan diğer
insanların içtikleri sigaradan pasif olarak etkilenen kişilerde de sigaranın
neden olduğu sağlık sorunları daha sık görülmektedir. Bu nedenle sigara
dumanından pasif etkilenmenin de önlenmesi gereklidir. Bu amaçla toplu olarak
bulunulan yerlerde sigara içilmesine izin verilmemelidir. Sigara içen kişiler
diledikleri yerlerde sigara içmeyi kendileri aşısından bir hak olarak ifade
edebilmektedirler. Ancak sigara içmeyenlerin de sigara dumanının olmadığı bir
ortamda yaşama ve sigara dumanı olmayan bir havayı soluma hakları dikkate
alınmalı, sigara içmeyenler bu haklarını bilerek bu yönde ısrarlı olmalıdır
Kaynak:http://pdrgunlugu.net/yaslanma-ve-sigara/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder