İLK OSMANLI SULTANI
Osman Gazi 1299 yılında kurulan Osmanlı Devleti’nin ilk sultanıdır.
EN UZUN SÜRE SULTANLIK YAPAN
Kanunî Sultan Süleyman 46 yıl sultanlık yapmıştır.
TAHTA GEÇEN EN YAŞLI SULTAN
Sultan V. Mehmet Reşat 65 yaşında tahta geçmiştir.
OSMANLI’DA BASILAN İLK ÖNEMLİ ESER
Vankulu tarafından tercüme edilen Lugat-ı Sıhah.(1727)
İLK MEVLİD-İ ŞERİF
1409 yılında Süleyman Çelebi tarafından Vesilet-ün Necat adlı ilk mevlit yazıldı.
OSMANLI’NIN İLK MİZAH DERGİSİ
1869 yılında Diyojen yayınlandı.
İLK TÜRKÇE GAZETE
1831 yılında ilk yayınına başlayan Takvim-i Vekayi.
OSMANLI’DA İLK ALTIN PARA
1478 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından bastırıldı.
İLK ŞEYHÜLİSLAM
1425,Molla Fenari
İSTANBUL’UN OSMANLILAR TARAFINDAN İLK KUŞATILMASI
1391 yılı.
İSTANBUL’DA İLK DENİZ SEFERLERİ
1850 yılında başladı.
İSTANBUL’DA İLK TRAMVAY
1872 yılında faaliyete geçti.
OSMANLI’DA İLK ANAYASA
1876 yılında hazırlanan Kanun-î Esasi’dir.
İLK CUMHURBAŞKANIMIZ
Mustafa Kemal Atatürk,1923-1938 yılları arasında ilk cumhurbaşkanımız oldu.
İLK BAŞBAKANIMIZ
İsmet İnönü 1923-1965 yılları arasında çeşitli zamanlarda başbakanlık yapmıştır.
İLK GENELKURMAY BAŞKANIMIZ
Mareşal Fevzi Çakmak,1923-1944 yılları arasında genelkurmay başkanlığı yapmıştır.
İLK MECLİS BAŞKANIMIZ
Mustafa Kemal Atatürk 1920-1923 yılları arasında meclis başkanlığı yapmıştır.
MERKEZ BANKASI’NIN İLK KAĞIT PARASI
1927 yılında İngiltere’de bastırılan yeşil renkli bir liralığın üstünde tarla süren bir çifçi vardı.
İLK UÇAK SEFERLERİ
İstanbul-Ankara arasında 1933 yılında yapıldı.
İLK NÜFUS SAYIMI YAPAN SULTAN
II. Mahmut ilk nüfus sayımını yapmıştır.
İLK OSMANLI MEDRESESİ
İlk medrese 1331 yılında Orhan Gazi tarafından İznik’te açıldı.
DÜNYANIN İLK BÜYÜK HASTANESİ
Kayseri’deki Gevher NESİBE Şifahanesi,1204’te Anadolu Selçuklu Sultanı Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından açılmıştır.
EN ÇOK KONUŞULAN DİL
1.500.000.000 kişi ile Çince’dir.
EN UZUN ALFABE
Kamboçya’da 72 harften oluşan bir alfabe kullanılmaktadır.Bu harflerin çoğu gereksizdir.
EN KISA ALFABE
Bougainvilla adasının yerlileri 11 harfli bir alfabe kullanırlar.(Adanın adı bile 12 harfli)
EN UZUN KELİME
Dünya edebiyatının en uzun kelimesi M.Ö. 4.yy’da yazılmış bir oyunda geçer.Yunancasını buraya yazmak zor ama Türkçesi şöyle:Bal,sirke,barbunya balığı,turşu,beyin,ilik ve alkol gibi daha on farklı maddeden yapılan yahni!
EN UZUN İNSAN İSMİ
Bayan Napuamohala onaona ameka wehiwehi onakuahiwi amena awawake hoomakeke hoaaala teeaona ainanani akeao Hawaii ikawanaao’nun 104 harflik ismi dünyanın en uzun ismidir.
EN UZUN İSİM VE SOYADI
Dünyanın en uzun isim ve soyadına sahip Bay Adolph Blaine Charles David Earl Friedrick Gerald Hubert Irvin John Kenneth Lloyd Martin Nero Oliver Paul Quincy Randolph Sherman Thomas Uncas Victor William Xerxes Yancy Zeus’un 590 harfli soyadının ilk 35 harfi Wolfeschlegelsteinhausenbergerdorff’tur.
EN ÇOK KULLANILAN SOYADI
Çin’de yaklaşık 150.000.000 kişinin soyadı Chang’tır.
EN KÜÇÜK KİTAP
1980 yılında Japonya’da basılan kitabın ölçüleri 1,4 mm x 1,4 mm’dir.
EN UZUN TUTULAN GÜNLÜK
Robb Ellis 54 yıl boyunca günlük tutmuştur.
EN UZUN MEKTUP ARKADAŞLIĞI
İngiliz ve Avustralyalı iki bayan 74 yıl boyunca mektuplaşmışlardır.
EN BÜYÜK KÜTÜPHANE
50 hektarlık bir alana kurulu Washington Kongre Kütüphanesi’nde 100.000.000’dan fazla kitap vardır.
EN UZUN SÜRELİ DERGİ
İngiltere’de 1665 yılından beri çıkmakta olan bir felsefe dergisi hala çıkmaktadır.
EN ESKİ GAZETE
1645’te yayınlanan İsveç Kraliyet Gazetesi’dir.
EN ÇOK GAZETE YAYINLAMDIĞI YIL
Amerika’da 1900’lü yılların başında 2200’den fazla gazete çıkıyordu.
EN ÇOK DİLİN KONUŞULDUĞU ÜLKE
Papua Yeni Gine’de 870 dil konuşulur.
İLK TIP KİTABI
Ayurueda,M.Ö. 700 yılı.
İLK ÜNİVERSİTE
4000 yıl önce açılan Harran Üniversitesi.
İLK LİSE
Aristotales M.Ö. 355 yılında ilk liseyi açtı.Daha doğrusu açtığı okula lise adını verdi.
EVRENSEL İCATLAR
YAZI (M.Ö. 3500 Tarih kitaplarımızda yazının Sümerler tarafından bulunduğu yazar. Daha yenilikçi yaklaşımlar ise yazının aynı dönemde Mısır uygarlığı tarafından bulunduğunu, yani yazının dünyadaki iki farklı uygarlığın aynı zamanda bulduğu bir şey olduğunu söylüyor. Yazının bulunması, insanlık tarihinde bilgi adına atılmış ilk adımdır.
TAKVİM (M.Ö. 45 Takvimler astronomik olaylara göre ayarlanır. Evrende bizim için en önemli iki astronomik hadise de güneş ve ay olduğuna göre takvimlerimizi bunlara göre ayarlamamız son derece doğal. Bugün kullandığımız Gregoryen takvimin babasını, M.Ö. 45 yılında Sezar hazırlamış. Bu takvimin başlangıcı da Cleopatra ile ilk buluşmasıymış. Ancak bu takvim 128 yılda bir 1 gün atarmış. Bunu engelleyecek ince ayar 15 Kasım 1582'de yapılmış.
PUSULA(206 Pusula, eski Çin hanedanlıklarından Qin'in bilim adamları tarafından keşfedilmiş. Çinli büyücüler, mıknatıs taşlarını fal bakarken kullanıyormuş. Sonunda birileri mıknatıs taşlarının belirli bir yönü gösterebildiğini fark etmiş ve ilk pusula böylece ortaya çıkmış. Ancak bu pusuladan çok, bir platformun üzerine bırakılmış bir kaşıkmış. Manyetize edilmiş bir iğnenin yuvarlak bir kutuya konması ise 850 ile 1050 arasında bir zamanda, yine Çin'de gerçekleşmiş. Pusula olmasaydı neler olurdu bir düşünsenize!
MATBAA(1439 Yazılı bilgiyi ucuz olarak kitlelere ulaştırmak mümkün olmasaydı Rönesans da olmazdı, Pazar sabahı tam sayfa çengel bulmaca çözme keyfi de. Matbaa için gerekli çabaları Johann Gutenberg göstermiş ama safça bir insan olduğundan sürekli kandırılmış. İlk basılan İncil de Bay Gutenberg tarafından değil, makinesine el koyan ortağının oğlu tarafından matbaaya gitmiş. Neyse ki kitaplarda hep Gutenberg'in ismi var da adamcağızın kemikleri sızlamıyor.
MEKANİK SAAT (16. yy Saati öğrenmenin tarihi kısmıyla ilgilenmeyelim, o kısım epey uzun. 1577'de dakikayı gösteren ilk saat yapılmış. Jost Burgi'nin amacı, astronomların kullanacağı bir yardımcı üretmekmiş.1656'da sarkaç icat edilmiş, bu da saatleri daha güvenilir hale getirmiş. Koluna saat takan ilk kişi ise Fransız matematikçi ve filozof Blaise Pascal. Yıllardan 1660. Saat kavramını standartlarına oturtan ise 1878'de Sir Sanford Fleming olmuş.
MİKROSKOP (16. yy Lensler ve büyüteçler, Antik Yunan uygarlığında bile biliniyormuş. Ancak onlar bu lensleri yapmayı değil, sadece ortası kenarlarından daha geniş kristallerin etkilerini biliyormuş. 1590'da iki gözlük imalatçısı Zaccharis Janssen ve oğlu Hans, bir tüpün içine dizdikleri lenslerin yakındaki bir cismi 10 kat yakına getirdiklerini fark etmiş. 1700'lü yılların başında Anton van Leeuwenhoek, 270 kat büyüten bir mikroskop yapmış ve olaylar gelişmiş!
TELESKOP (1608 Cam, M.Ö. 3500 gibi bulunmuş ama lens haline gelmesi için 5000 sene geçmesi gerekmiş. Hans Lippershey, ilk lensi 1600'lü yılların başında yapmış. Aslında doğruyu söyleyelim, mikroskopta da okuduğunuz gibi çok önceleri de lensler yapılıyormuş ama nedense tarihe adını o yazdırmış. Teleskop ise 1609'da, ünlü İtalyan bilim adamı Galileo Galilei tarafından icat edilmiş. Bu teleskop cisimleri 30 kat büyütebiliyormuş. Aynalarla ışığı toplayarak daha performanslı bir teleskobu bulan kişi ise 1704'de Isaac Newton olmuş.
BUHAR MOTORU (1698 Buhar motoru, endüstri devriminin başlamasına, dünya için iyi, o dönemde yaşayan zavallılar için pek fena bir sürü olayın yaşanmasına sebep oldu. İlk kez hayvan gücü aşılıyordu ve insanlar çılgınca sürekli bu gücü kullanacakları yeni alanlar buldular. Bunun için 1968'de buhar motorunun patentini alan Thomas Newcomen'e teşekkür etme nezaketini gösterdiler mi bilemeyiz tabii.
ELEKTRİK (1832 Elektrik, elektron akışıyla enerjinin transfer edilmesi sonucu oluşur. Elektriğin M.Ö. 600'lü yıllarda bilindiği, Antik Yunanistan'da kürklere amber sürülerek statik elektrik elde edildiği yazılır. Amberleri kürklere o kadar çok sürerlermiş ki gözle görülen elektrik akımları bile oluşurmuş. Elektrik denince akla Edison'un gelmesi ise kendisinin başarılı bir halkla ilişkilerci olmasından kaynaklanıyormuş sadece. Yoksa buluşta katkısı olan daha pek çok bilim adamı var. Elektrikli sandalyeyi de maalesef Edison bulmuş. Laboratuvar ortamında elektriği ilk kez elde edebilenler ise aynı yıl ayrı ayrı çalışmalarla Michael Faraday ve Joseph Henry.
PLASTİK (1862 İnsan yapımı ilk plastik, 1862'de Alexander Parkes tarafından İngiltere'de yapılmış. Selülozdan yapılan bu madde, ısıtılıp yumuşatılarak kalıba dökülüp soğuyunca, kalıbın şeklini alarak çıkıyormuş. Bundan önce buna benzer bilinen tek madde Charles Goodyear'ın bulduğu yollarla işlenen doğal kauçukmuş.
RADYO(1895 Radyo, gelişimini iki buluşa borçlu: telefon ve telgraf. Bu ikisi olmasaymış radyo da olmazmış. 1860'ta İskoç fizikçi James Clerk Maxwell, radyo dalgalarının varlığını keşfetmiş. İtalyan mucit Guglielmo Marconi, 1895'te ilk kez bilinçli olarak radyo dalgaları gönderip almayı başarmış. Ancak bugün modern radyonun mucidi, bir takım yasal düzenlemeler sonucu Nikola Tesla sayılıyor.
PENİSİLİN (1928 Penisilin'in tüm ekmeğini Alexander Fleming yese de küfün antibiyotik etkisini ilk olarak 1896'da Ernest Duchesne keşfetmişti.
Tabii bilimsel olarak; yoksa taa Mezopotamya'ya, Maya uygarlıklarına dönmemiz gerek. Yani besin zehirlenmelerinin en önemli sebebi olan stafilokok bakterilerinin, penicillium cinsi küfle öldürülebildiğini kayda geçiren kişi Alexander Fleming'dir. Penisilinin tıptaki hayati önemi, ilk kez II. Dünya savaşı sırasında kanıtlanmış.
PC (1936 Kişisel bilgisayarı kim buldu diye sorarsak tek bir yanıt almamız biraz zor. Bilgisayar tek bir parçadan oluşmayan komplike bir makine ve haliyle üretimine sınırsız sayıda kişi katkıda bulunmuş. Bütün bu parçalar da ayrı birer icat olarak nitelenmeli belki de. Ancak ilk programlanabilir bilgisayar, Konrad Zuse tarafından üretilen Z1'dir. Yıllardan taa 1936. Ancak bu makinenin tarihini PC'ler için kullanmamız ne derece doğru bilemiyoruz. Aslında aramızda kalsın, hiç değil ama ne yapalım ki ilk örnek bu.
TRANSİSTÖR (1947 Transistör, bir devreyi açıp kapayan, bir sinyali güçlendiren, farklı dirençteki devre parçalarını birbiriyle uyumlu hale getiren, hmm, şeydir. Biz bilmiyoruz, öyle diyorlar.
Transistör için ayrıca elektrik elektronik camiasının en mühim keşfi de diyorlar. Ne yaptığını tam bilmesek de 1947'de transistörü buldukları için John Bardeen, Walter Brattain ve William Shockley'ye teşekkür borçluyuz sanırız.
KALP PİLİ (1950 Kalp pili, kalbin atış hızını ayarlayan bir cihaz. Kanadalı John Hopps, vücut sıcaklığının aniden düşmesi anlamına gelen hipotermiya'ya çare bulmak için radyo dalgalarıyla vücut sıcaklığını artırmaya çalışırken, tesadüfen kalbin durduğunda mekanik olarak tekrar çalıştırılabildiğini keşfetmiş. İlk ürettiği kalp pili o kadar büyükmüş ki vücudun dışında taşınması gerekiyormuş.
LAZER (1960 LASER, "Light Amplification by the Stimulated Emission of Radiation" kelimelerinin baş harflerinden oluşan bir kısaltma. İlk kez 1917 yılında Albert Einstein tarafından "hayal edilmiş". 1954'te "maser" denilen teknoloji bulunmuş, "light" kelimesi yerine "microwave" kelimesini koyun. Lazerden tek farkı görünmez olmasıymış. 1958'de "maser"in mucitleri Charles Townes ve Arthur Schawlow, görünür bir lazer üzerinde çalışmışlar ancak ilk optik lazer ışınını yaratan kişi Theodore Maiman olmuş.
CEP TELEFONU (1973 Cep telefonu düşüncesi 1947'de ortaya çıkmış. Arabalara nasıl telefon yerleştireceklerini düşünen bilimadamları, yüksek güçlü vericileri aralıklı olarak yerleştirmektense düşük güçlü ucuz vericileri sık aralıklarla yerleştirmenin daha başarılı bir sistem olduğunu düşünmüşler. Tabii o sırada bunu yapabilecek teknoloji ortalarda yokmuş. Martin Cooper, modern cep telefonu cihazının mucidi sayılıyor. İlk cep telefonu görüşmesini 1973 yılının Nisan ayında o yapmış. 1977'de ilk cihaz imal edilmiş ve 2000 tane sınırlı sayıda üretilerek piyasaya çıkmış.
İNTERNET (1991 İnternetin büyükbabası ARPAnet'in ilk çalışmaları, soğuk savaş döneminde yapılmış. Amaç, yeni bulunan NCP (Network Control Protocol) protokolü sayesinde birbirine bağlanabilen bilgisayarlarla birbirine uzak iki askeri üs arasında bilgi akışını devamlı tutmakmış. 1968'de artık ağır kalan ARPAnet yerine NSFnet kurulmuş ve bu sefer ağa üniversiteler de bağlanmış. Bu ağ, bugün internet dediğimiz devasa şeyin omurgasını oluşturmuş.
TEKERLEK: Maalesef ilk tekerleği kimler buldu bilemiyoruz. Yani düşünürseniz aslında özel bir seçim olmasını sağlayacak bir hikayesi yok. Tabii şu an elimizin altındaki farede bile olması, özel bir seçim olması için kafi bir neden denebilir. Tekerleğin icadından önce ağır cisimler kaydırılıyormuş. Bir gün zeki bir mağara adamı, kaydırılan şeyin altına tomruklar konursa daha rahat hareket ettiğini görmüş ve tekerlek için ilk adım atılmış. Sürtünmenin fark edilmesi ve tomruğun yontularak aks haline getirilmesi gibi çılgınca şeyler nasıl düşünüldü, aklımız almıyor
http://www.maxicep.com/forum/konu/tarihte-ilkler-dunyada-ilkler-ilk-icatlar.358732/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder