Sevgiliye Son Mektup
Bir gün daha yaşandı ve bitti.Yeni bir güne tekrar açtım gözlerimi farkı yoktu aylardır uyandığım sabahlardan.Değişen tek şey takvim yaprağındaki rakam oldu.Yakalandığım hastalıktan kurtulmaya çabalıyordum ve her seferinde daha derine batıyordum. İlacımın zaman olduğu söylendi. Zaman denilen ilacı vaktini geçirmeden aldım ama hiçbir etkisi olmadı. Ne bir yan etki nede bir olumlu etki. Sonuç negatif. Antibiyotik olarak aldığım miller her yudumda içerimde oluşmuş yaraları tuz basarcasına yakarak geçti. Alev alev yaktı.
Ben daldığım ufuktaki hayalinle beraberken anlayamıyordum artık yanımda konuşulanları.
Bazen nerde olduğumu bile kavrayamıyordum nasıl bir illetse öyle sarmıştı bedenimi benliğimi.
Etrafımda ki insanlara aldırmadan kendi içimde büyüttüğüm yalnızlığımla beraber oturup seninle geçen günlerimi düşünerek gitmendeki mantığı bulmaya çalışıyorum.Sana göre insan doyduğu yerde mutluydu. Bense bu doğduğum, doyduğum, aşığı olduğum şehirde mutlu değildim. İnsan sevdiği yanında olmazsa neresi olursa olsun mutlu olamıyormuş.
Şimdi tek merakım yine sensin. Doyduğun o şehirde cidden mutlu musun,yada hiç anıyor musun ismimi, bir sigara yakarken sevgilim olsa sigarayı şöyle içerdi, miller’ına limon katmadan içmezdi, patates kızartması onun vazgeçilmeziydi diyor musun? Ben de saçmalıyorum işte adımı anacak olsaydın gitmezdin zaten di mi. Ben adını nefes aldığım her saniye andım ve ben gitmedim. Artık hastayım belki de yasta bilmiyorum ama ben seni beklemekten hiç vazgeçmedim. Bu aşığı olduğum şehirde sensizde olsam yaşamaya devam ettim.
Ve bugün anlamsız bir istekle sana bu ilk ve son olan mektubu yazdım.İster oku ister at.Bu senin sorunun. Bugün her şey son bulacaktı. Ardından çektiğim acı,yazdığım şiir,dinlediğim hüzün şarkıları ve en önemlisi aylardır arkan sıra döktüğüm gözyaşı bugün son kez akacak gözümden ve yanaklarım bugün son kez ıslanacak.
İşte böyle sevgili dedim ya artık hastayım yada yasta ben bile bilmiyorum.Tek bildiğim mutluluğun artık dudaklarımda acı ve sahte bir tebessüm olduğu.
Ben biz olmaktan vazgeçtim sevgili.Ve son kez başka bir şehirden ELVEDA…
Ben daldığım ufuktaki hayalinle beraberken anlayamıyordum artık yanımda konuşulanları.
Bazen nerde olduğumu bile kavrayamıyordum nasıl bir illetse öyle sarmıştı bedenimi benliğimi.
Etrafımda ki insanlara aldırmadan kendi içimde büyüttüğüm yalnızlığımla beraber oturup seninle geçen günlerimi düşünerek gitmendeki mantığı bulmaya çalışıyorum.Sana göre insan doyduğu yerde mutluydu. Bense bu doğduğum, doyduğum, aşığı olduğum şehirde mutlu değildim. İnsan sevdiği yanında olmazsa neresi olursa olsun mutlu olamıyormuş.
Şimdi tek merakım yine sensin. Doyduğun o şehirde cidden mutlu musun,yada hiç anıyor musun ismimi, bir sigara yakarken sevgilim olsa sigarayı şöyle içerdi, miller’ına limon katmadan içmezdi, patates kızartması onun vazgeçilmeziydi diyor musun? Ben de saçmalıyorum işte adımı anacak olsaydın gitmezdin zaten di mi. Ben adını nefes aldığım her saniye andım ve ben gitmedim. Artık hastayım belki de yasta bilmiyorum ama ben seni beklemekten hiç vazgeçmedim. Bu aşığı olduğum şehirde sensizde olsam yaşamaya devam ettim.
Ve bugün anlamsız bir istekle sana bu ilk ve son olan mektubu yazdım.İster oku ister at.Bu senin sorunun. Bugün her şey son bulacaktı. Ardından çektiğim acı,yazdığım şiir,dinlediğim hüzün şarkıları ve en önemlisi aylardır arkan sıra döktüğüm gözyaşı bugün son kez akacak gözümden ve yanaklarım bugün son kez ıslanacak.
İşte böyle sevgili dedim ya artık hastayım yada yasta ben bile bilmiyorum.Tek bildiğim mutluluğun artık dudaklarımda acı ve sahte bir tebessüm olduğu.
Ben biz olmaktan vazgeçtim sevgili.Ve son kez başka bir şehirden ELVEDA…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder