26 Nisan 2015 Pazar

Sovyet Ruslar’ın Soykırım Haritası


        
Ukrayna, Sovyetler zamanında 1932-1933 açlık yıllarını soykırım olarak tanıyor ve devlet çapında anıyor. Moskova ise açlık yıllarının soykırım olduğunu kabul etmiyor. Bu arada Sovyetler’in gerçekleştirdiği katliâmlar sadece Ukrayna’dakiler değil. Sürgün, açlık ve soykırım gibi daha dehşet verici ve daha korkunç olaylar Sovyetler zamanında sıkça gerçekleştirildi. Ancak bunlar unutturulmuş vaziyette. İşte Sovyetler’in soykırım haritası:



Çeçenler ve İnguşlar

28 Şubat 1944 yılında Çeçen-İnguş Cumhuriyeti’nin tüm halkı trenlere bindirilip belirsiz yerlere sürgün edilir. Yolculuk bitince Kazakistan’a vardıklarını anlarlar.

Devlet Güvenlik Komisyonu 1 Mart’ta operasyondan sonra Stalin’e şöyle rapor verir:

”Operasyon 23 Şubat’ta başladı. Dağlarda yaşayan halk hariç tüm köylerin ve şehirlerin halkı sürgün edildi. 29 Şubat’a kadar 478.500 kişi trenlere bindirilip sürülecekleri yerlere gönderildi. Aralarında 91. 250 İnguş da vardı. Galançoj bölgesinde yoğun kar yağışından dolayı yaklaşık 6000 kişi sürgün edilmemiş halde. Onları da iki gün içinde sürgüne tabi tutacağız.”

12,5 bin kez tren seferi gerçekleştirildi. Yolculuk sırasında 37 bin kişi hayatını kaybetti. NKVD raporunda ise ölenlerin sayısı gerçek sayının yarısı idi. Boşaltılan cumhuriyet Sovyetler’in haritalarından silinmiş oldu ve toprağı Dağıstan, Kuzey Osetya ve Stavropol arasında dağıtıldı.

İkinci Dünya Savaşı’nda savaşanlar da sürgünden geri tutulmadı. Hatta cephelerinden çağrılıyor, madalyaları geri alınıp aileleri gibi sürülüyorlardı. Asker oldukları için son olarak sürgün edilmeleri belki de yegane “üstünlükleri”.

Sürgün esnasında ölenlerin cesetleri trenlerden direk yola fırlatılırdı. İslam kanunlarına göre defnedilmeleri için halk yakınlarının cesedlerini saklıyorlardı. Vagonlardan atılan cesetler aç hayvanlara yem ediliyordu.

 
 
 
Balkarlar

8 Mart 1944’de tüm Balkar köyleri, NKVD(Sovyet) polisleri ve Kızılordu askerleri tarafından çembere alındı. Çoluk çocuk, kadın erkek, işbirliği yapan yapmayan ayırt edilmeden 37.700 Balkar Müslümanı iki saat içinde Kazakistan ve Kırgızistan’a sürgün edilmiştir.

Sürgüne tabi olmuşların %52’si çocuk, %30’u kadın ve %18’i de erkekti. Aralarında İkinci Dünya Savaşı’na katılanlar olması da zalimleri durdurmadı. On üç sene devam eden sürgünde Balkarlar’ın yarısı açlık ve soğuktan ölecekti. Vatanlarına geri dönme saadetine herkes erişemiyeceklerdi.

Gazeteci Kazbek Gekkiyev’in nine ve dedesi vatanlarına dönenlerdendir. Ne garip ki gazetecinin dedesine Sosyalist Hizmeti Kahramanı madalyası da verilecektir daha sonra. Kazbek dedesinin söylediklerinden sürgüne tabi olanların yaşadıklarını şöyle anlatıyor:

”Dedem 8 Mart’ı dün olmuş gibi hatırlıyor. Sabah saat beşte Çerek bölgesindeki dağlar arasında bulunan beş köyün halkını trenlere bindirip Kırgızistan’a yolluyorlar. Yanlarına 50 kilo eşya alma izni veriliyor. Ancak iki saat içinde ne toplamak mümkün ki? Mevsim yaz olduğu için halkın evinde yiyecek de az. Böylece 18 gün süren yolculukta o vagonda 500’den fazla kişi hayatını kaybediyor.

Kırgızistan’a varınca halkı ıssız bir kırda bırakıyorlar. Olaydan haberdar olan farklı köylerin halkı, ailelerinde erkek olan Balkarları tarlada yardımcı olurlar diye evlerine almışlar. Ninemin ailesi sadece kızlardan ibaretti. İşe yaramaz olacak diye ninemin ailesi kırda tek başına kalıyor. Sonra birileri pamuk toplamaya olsa da yardım edersiniz diye aileyi almışlar. Böylece ninemin ailesi 13 sene yeni yuvada kalmışlar.”




Kırım Türkleri

18 Mayıs 1944 sabahı Kızıl Ordu, Kırım’da ev ev dolaşıp herkesin elinde taşıyabilecek kadar eşyalarını alıp meydana çıkmalarını emretti. Kırım’ı terk etmek istemeyenler aynı meydanda kurşuna dizilmişti. 18 Mayıs’ta başlayan sürgün iki gün boyunca devam etti. 20 Mayıs 1944’te Kızıl Ordu komutanlarından Kubulov’un raporuna göre 180 .014 Kırım Türk’ü Özbekistan’a sürgün edilmiştir.

Bir Kırım Türk’ü anlatıyor:

“Özbekistan’a sürülmüştük. Kış mevsimi, soğuk havada dört yanımız açık, bekliyorduk. Annem ölmüştü. Aç olduğumuzdan toprağı derin kazamadık ve öylece defnettik. Yaza doğru cesetler taştı. Tekrar gömdük. Güçsüz olduğumuz için fazla derine gömemiyorduk ve bu sebebden cesetler devamlı toprak yüzüne çıkıyordu. Annemi 5-6 kez gömdüm.”

Tüm bunlar Sovyet tarihinin küçük birer misâlidir. Sovyetler zamanında sürgün edilmiş halkların sayısı ondan fazladır: Koreliler, Azeriler, Almanlar, Karaçaylar, Kalmıklar, Çeçenler, İnguşlar, Balkarlar, Kırım Türkleri, Ukrainler, Ahıska Türkleri vs.


Sovyetler sürgüne bahane olarak yerleşik Müslümanların Sovyetler’e ihânet ettiklerini öne sürmüşlerdi. Fakat kendi saflarında savaşan Müslüman askerleri dahi sürgüne göndermişlerdi. Sürgünlerden önce ise komünizmin yerleştirilmesi adına milyonlarca Müslüman suni açlıklara maruz bırakılarak katledilmişlerdi. On milyonları bulan bu Müslüman soykırımları henüz yeteri kadar bilinmiyor. Bilinen kısımlarımda ise Çerkesler örneğinde olduğu gibi her kavim kendi soykırımını duyurmaya çalışırken diğerleri hakkında sessiz kalıyor.



Ahıska Türkleri

Stalin’in Karadeniz’i Türksüzleştirme faaliyetlerinin mağdurlarından biri de bugün Gürcistan sınırları içinde kalan Ahıska Türkleri idi. Mevlana Mahmud Efendi Hazretleri’nin de mürşidi olan Ali Haydar Efendi Hazretleri’nin toprakları…

14 Kasım 1944’de Batı Türkistan’a sürüldüler. Yine Ahıska’nın erkekleri zorla cebheye sürülmüş hâlde idi.  250 bin Osmanlı tebaasından Türk’ün binlercesi sürgün yolunda can verdi. Sürgünün ardından Ahıska Türkleri, 1989’da da yine bir Moskof hilesi ile Özbekistan’da kardeş kavgasına maruz bırakıldılar ve tekrar 100 binlerce kişi göç etmek zorunda kaldı. Çalışkanlıkları ile bilinen Ahıska Türkleri bugün Gürcüler’in çıkardığı zorluklardan sebeb özvatanlarına dönememektedir. Bugün başta Azerbaycan ve Kazakistan olmak üzere 12 farklı ülkeye dağılmış vaziyetteler.

http://www.furkanhaber.com/sovyet-ruslarin-soykirim-haritasi/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder