Her gün tükettiğimiz
gıdalardaki kimyasalların sağlığımız açısından zararlarını hiç düşündünüz mü?
Tüm sebze ve
meyvelerin zamanında yani mevsiminde tüketilmesi gerektiğini hepimiz biliyoruz. Buna ek olarak, sebze ve
meyvelerin tüketilmeden önce, çok iyi yıkanması, soyulabileceklerin soyulması uygulanabilecek önlemlerdir.
Yaz mevsiminde yetişen bir sebzenin kış mevsiminde yetiştirilirken hormon verilmesi ya da
yaz meyvesinin kışın daha az güneş almasından dolayı
etkin maddelerinin daha az olması gibi bir çok sebebi bulunmaktadır.
Doğa insana mevsiminde her türlü sebze,
meyve ve tahılı sunar. Bu sunuş,
doğanın doğal dengesini gereğidir. Kısaca
doğanın,
doğal yaşamanın,
doğal bir
sonucudur. Bir yılda dört mevsim olduğuna göre insan metabolizması, her mevsimde yaşam ortamının çevre şartlarına da bağlı olarak farklı çalışır. Yazın
ihtiyacımız olan sebze ve
meyve, kışın
ihtiyacımız olan sebze ve
meyveden farklıdır. İnsan,
doğanın bir parçasıdır ve yaşadığı bölgede
doğayla bir bütündür.
Bunun dışında birde bitki koruma amacıyla, zararlı
canlılar ile mücadelede kullanılan her türlü ilaç, preparat ve bunların üretiminde kullanılan maddeler pestisiddir. Pestisidler aynı
zamanda zararlı canlı varlıkları öldürücü etki gösteren kimyasallardır. Bunların yanında İnsektisid yani böcek öldürücüler; Fongisidler yani mantar öldürücüler; Herbisidler yani zararlı otları öldürenler sayılabilir. Pestisidler bu özellikleri ile bir çok
gıdanın zararlarından korunması için yüksek miktarda kullanılırlar. Pestisid kullanımı çevreyi kirletir. Suda, havada, toprakta yüksek miktarlarda bulunabilir.
Bugün günlük yaşamımızda 100.000 kadar sentetik kimyasal madde ile karşı karşıya olduğumuz tahmin ediliyor. Bununla birlikte pestisidlerin endokrin bozuklukları yapması yanı sıra immun sistem yetersizliğini körüklediği bilinmektedir. Beyin gelişimi ana rahminden başlayarak ergenliğe kadar devam etmektedir. Bu kadar uzun bir sürede karşılaşılan kimyasalların sayısı oldukça fazla.
Çocukların beyin gelişimini etkilediği ve işlevlerinde önemli rahatsızlıklar yarattığı bildirilmiş; Bellek yetersizliği, görsel tanımada azalma, IQ oranında gerileme. Hiperaktivite ve otizm oranlarındaki artış bunlara bağlanıyor.
Avrupa’da her on kadından biri meme kanseri. Kimyasal maddeler hormonal bozukluklar yapıyor. Östrojen’i taklit eden kimyasalların meme kanseri oluşumunda önemi büyüktür. Sanayi şehirlerinde yaşayan ve kimyasal kalıntı taşıyan besinler ile beslenen annelerin pestisidlere daha fazla maruz kaldığı saptanmıştır. Sorun bu kimyasalların güvenliği konusunda bilgilerin yetersiz olması. Maalesef bugün için bunları yasaklayacak herhangi bir düzenleme yok.
Kaynakça:
Ege Tıp.Fak.İlaç geliştirme
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder