Kimya Bilimi Nedir? Nasıl Gelişmiştir?
Kimya maddenin nitelik ve
özelliklerini, yapısını, bileşimindeki değişiklikleri, çeşitli
şekillere dönüşmesini, ayrı ayrı maddelerin birbirine
etkisini inceleyen ve elde edilen
sonuçları yasalarla bağlayan bilim dalıdır.
Kimya bilimi tarihsel süreç içinde bakır ve kalayı gümüş ve altına çevirmeye çalışan simya biliminden doğmuştur.Kimyanın konusu olan madde,fiziğinde konusu olmakla birlikte,fizikle kimya arasında yöntem değişikliği vardır.Fiziğe göre cisimle madde arasındafark yoktur.Kimya ise cismi maddeden ayırır.Demir,taş,toprak,
hava,su vb. herşey maddedir.Bunlardan yapılan herşey de cisimdir.Örneğin:demir boru,kurşun levha,taş kabartma,toprak
testi vb.
Kimya bilimi incelendiği maddelere göre inorganik ve organik olmak üzere kimya olmak üzere iki ana dala ayrılır.İnorganik kimya,karbonu içermeyen tüm kimyasal bileşimleri ve cansız maddeleri inceler.Karbonik asitin oksitleri,metal
bağlantıları ve tuzları da inorganik kimyanın incelenme alanı içindedir.Organik kimya karbon
bağlantılarının tümüyle ilgilenir.Organik kimyanın uygulama alanı son
derece geniştir.Bu nedenle organik kimya kendi içinde de Alifatik Kimya,Aromatik Kimya,
Albümin Kimyası,Büyük Molekül Kimyası,Şeker Kimyası gibi dallara ayrılmıştır.Uygulama alanı
bakımından kimya analitik,sentetik ve preparatif olmak üzere üç ana dala ayrılır.Analitik Kimya maddelerin ya da madde bileşimlerinin ve bilinmeyen maddelerin tanınmasıyla ilgilenir.Sentetik Kimya karmaşık
bağlantıları kimyasal yoldan oluşturmaya çalışır.Preparatif Kimya ise maddeyi içinde bulunduğu
bağlantılardan ayırarak elde etmeye çalışır.Bu dalların yanı sıra kimya,uygulama kimyası ve kuramsal kimya olmak üzere iki ana dala daha ayrılır.Kuramsal kimya ,kimyasal olayların yasalarının oluş biçimlerini inceler.Uygulama kimyası,kimyasal buluşları uygulama alanına sokar.
Kimyasal elementlerin keşfedilmesindeki sayıların ve bileşik adetlerinin giderek artması tüm elementlere birer
simge verilmesi gerekliliğini doğurdu.İlk
simge düşüncesini J.Dalton ortaya attı.Dalton yasalrını
açıklarken örnek verdiği molekül ve atomları bazı
şekillerle açıklamaya çalıştı.Ancak,öğrenilmesi ve akılda kalması son
derece güç olan bu
şekillerin yerine Berzelius,her element atomunun bir ya da iki harfle
simgeleştirilmesi gerektiğini savundu ve bir düzen ileriye sürdü.Onun savına göre her element bir
simge aldı.Bileşikler,bileşiği oluşturan elementlerin
simgeleriyle değerlendirildi.Bu değerlere kimyasal
formül denildi.
Basit maddelerfiziksel ve kimyasal
özelliklerine göre sınıflandırılır.Fiziksel
özellikler;normal sıcaklıkta ametaller katı,sıvı ya da gaz halinde,metaller ise (civa dışında) katı halde bulunur.Madenlerin yüzeyleri düzeltildikçe
parlaklıkları artar,ısıyı ve elektriği iletirler,biçim verebilirler.Dayanıklı ve serttirler.Kimyasal
özellikler;ametaller hidrojen dışında elektronegatif
özellik taşırlar ve genellikle anyon
görevini yerine getirirler.Madenler elektropozitif
özelliktedir.Elektrolizle katyon haline getirilebilir.Bugün bilinen element sayısı
yüz üçtür.Bunlardan doksan ikisi
doğada bulunur.Geri kalanlar ise,atom hakkında
bilgiler geliştikten sonra yapay olarak elde edildi.
Satın aldığımız maddelerin büyük bir çoğunluğu sodyum klorür,ham kükürt,ham
yağ ve kömür gibi ham maddeler olarak başlar.Bu ham maddeler daha çok ikinci kimyasal maddelere dönüştürülür:sülfürik asit,petrokimyasallar,susuzamonyak,sodyum hidroksit,nitrik asit gibi.
Gelecekte karlı olabilecek bir kimyasal maddenin üretimi üzerindeki çalışmalar ilk olarak kimyacılar tarafından laboratuvarda yapılır.Kimyacılar verilen bir madde veya
ürünün deney tüplerinde nasıl yağıldığını öğrenince ikinci kademeyi hazırlarlar:pilot tesisisn yapılması.Pilot tesis oldukça küçüktür;ancak bir
araştırma laboratuvarından daha büyük ölçüde çalışır.Üretimin her kademesinde kimyacılar,mühendisler,muhasebeciler ve
işletmeciler kimyasal maddenin üretimini gözlerler.Pilot tesisi
uygun bir
şekilde yapmak için,
verimlilik,iş akışı,karlık üzerinde çalışırlar.Bu arada pazarlama personeli
ürün için pazar bulmaya çalışır.Satış elemanları genellikle uzak yerler olmak üzere tüketiciye
gönderilir.
Pilot tesis başarılı olursa ve kimyasal
ürünler için pazar bulmuşsa,kimyasal firmalar bundan sonra daha pahalı,daha büyük bir tesisi kurmak için planlar yapmaya başlarlar. Düşünülen bir tesis için birçok etken dikkate alınır.Büyük bir su kaynağı bulunacak mı?Ne çeşit
güç bulunabilir?Kaça mal olacaktır?Taşıma bir sorun olacak mıdır?Demir yolları var mıdır?Fabrika büyük pazarları nasıl işgal edecektir?Eğer fabrika zehirli artıklar işliyorsa ya da zehirli veya çevreyi kirleten maddeler üretiyorsa çevredeki halk ve hükümet davacı olacak mıdır?Veya bu kişiler yeni iş alanları açıldı diye kendilerini şanslı kabul edecekler mi?Artıkları atmak için iyi yerler var mı?Bunlar ve daha birçok soru fabrika kurulmadan önce yanıtlanmalıdır.
Eğer bir fabrika verilen bir maddeyi büyük ölçüde kullanacaksa örneğin sülfürik asit ‘Fabrika bu maddeyi kendisi mi üretecek yoksa satın mı alacak?’ sorusu ortaya çıkar. Bu soru,kullanılan veya üretilen birçok kimyasal madde için sorulabilir.Yanıtlar ekseri mali verimlilik veya yapılan bir yatırım başına geri dönen para cinsinden verilir.
Yazar: Doğan Can ÜLKER
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder