18 Ekim 2012 Perşembe
ESKİ İNSANLARIN YAŞAMA BİÇİMİNİ BİLİYORMUSUNUZ
ESKİ İNSANLARDA YAŞAM
İnsanın yaşayışı değiştikçe evi de değişiyordu. Evlerin tarihi yazılsaydı mağaradan başlamak gerekirdi. Doğa yapısı olan bu evi, insan hazır olarak bulmuştu. Doğa, kötü bir mimardır. Dağları ve dağlardaki mağaraları yaparken bunlarla insanın yaşayacağını kesinlikle önemsememiştir. Bu nedenle insanlar barınacak mağara ararlarken kendilerine her bakımdan uygun olanına pek sık rastlamıyorlardı. Evin ya tabam çok alçaktı, ya duvarları çökmek üzereydi; ya da kapısı alabildiğine dardı ve içeriye emekleye emekleye girmek zorundaydı. Evi, içinde yaşanabilecek duruma getirmek için bütün topluluk kolları sıvar, mağaranın tavanıyla duvarlarını taş âletlerle hazır ve ağaç kazıklarla da düzeltirdi. Anneler yavrularına özerde “yataklar” hazırlarlardı. Yerde bir çukur kazdır ve döşek yerine de ocaktan ılık kül koyarlardı. Mağaranın bir kösesinde ayı eti ve her türlü yiyecek için bir ambar yapılırdı.
Böylece insan, doğanın yaratmış olduğu mağaraya bir çeki düzen veriyor, kendi gücüyle bunu insan evine çeviriyordu.
İnsan; kaya diplerinde hazır çatunsı yerler bulduğunda altına duvar örüyor, hazır duvar bulunca da üzerini çatıp ev yapıyordu.
Fransa’nın güneyindeki dağlarda ilk insanlardan kalma böyle bir ev bulunmuştur. Yerli halk bu eve “Şeytan Ocağı” gibi yadırgatın bir ad vermiştir. Çünkü, büyük tas parçalarından yapılmış bu inin ocağında yalnız şeytan ısınabilir sanmışlardır. Atalarının tarihini daha iyi bilselerdi, “Şeytan Ocağr’nın şeytan tarafından değil, insan eliyle yapılmış olduğunu anlarlardı. İlk avcılar bir zamanlar burada kayalık bir çatı altında ve dağdan kopmuş taş parçalarından meydana gelen iki duvar bulmuşlar. Bu hazır iki duvara, dikey iki duvar da insanlar örmüş… Duvarların biri büyük taş levhalardan, öbürü de kazıklar arasına dallar örülüp üzeri hayvan derisiyle kaplanarak yapılmış…
Bu sonuncu duvarın böyle yapıldığını yalnızca var sayıyoruz, çünkü zamanla yıkılıp gitmiştir. Duvarlarla çevrili geniş bir çukur olan zeminliğin dibinde çakmaktaşı parçaları, kemik âletler ve boynuzlar da bulunmuştur. “Şeytan Ocağı” yarı ev, yarı mağaradır. Artık buradan gerçek eve geçiş pek uzak değildir. Böylece, mağaralarla hazır kaya çatılan akında değil, açık havada kurutmuş ilk evler belirdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder